Özhaseki: ‘Sol Belediyeler Asla Yerli ve Milli Değiller, Onların Derdi Sapkın İdeolojilere Hizmet Etmektir’

Burada gazetecilere açıklamalarda bulunan Özhaseki, 1946 yılının Türk siyasi tarihinde bir dönüm noktası olduğunu söyledi. Özhaseki, şu sözleri kullandı;

• Lokal idarelerde de 1994 adeta bir milattır. 94 öncesine baktığımız vakit ekseriyetle sol belediyelerde şunu gördük. Militan bir takım asla yerli ve ulusal değiller, hizmeti asla düşünmezler. Onların kaygısı sapkın ideolojilere hizmet etmektir.

• Su akmazmış umurlarında değil. Çöp dağları birikir patlar beşerler ölür umurlarında bile olmaz. Buna kendi kentim Kayseri’de de, Ankara’da da, İstanbul’da da şahitlik etmiş bir arkadaşınızım. Benim belediye başkanlığı yaptığım yerde büyükşehiri biz soldan teslim aldık.

• Görünüm motamot şuydu. Kentin ortasından bir yol gidiyor. Bir taraf sol mafyada bir taraf sağ mafyada. Kentin yüzde 65-70’ine yakın yerde alt yapı yok. Gecekondu külliyen. 6-7 tane park var işgalli mafya işgalinde. Belediye ihalelerine yalnızca mafya giriyor.

• İhaleleri onlar alıyor sağa sola onlar dağıtıyorlar. Belediye borçlu endüstriden gidip iki tane lastik alacak hatırları yok. İki lastik alamazlar büyükşehir belediyesi olarak. Bu türlü bir ortam. Militan bir takım, birçok da örgüt üyesi çıktı esasen. Onlarda hizmeti asla düşünmezlerdi.

Mazeret üretmeden daima hizmet ettiklerini söyleyen Özhaseki, kelamlarını şöyle sürdürdü;

• Biz 94’te İstanbul’da Sayın Cumhurbaşkanımız sonra Anadolu’da da birçok vilayette bizler iş başına gelirken daima şunu söyledik. Bizler hizmet edeceğiz. Kimseyi ayırmayacağız. İnsanların dinine, imanına, ırkına ve mezhebine bakmayacağız madem bir toplumda yaşıyoruz herkese hizmet etmek bizim misyonumuz.

• Biz bu türlü başladık. Sahiden de kelamımızı tuttuk. Hizmet ettik. Mazeret üretmedik. 28 Şubat süreçlerinde dahi envayi çeşit zorluk çıkardıkları halde hizmet etmeye devam ettik.

• Çok şükür başarılı olduk. Beşerler öbür seçim geldi bizi desteklediler. Öbür seçim geldi tekrar desteklediler. Neden, zira meczup üzere çalışıyoruz. Diğer bir maksadımız yok. Şeffaflık var. Sonra bütçenin o tabanında delik veren yerleri tuttuk su biriktiği üzere para birikti, bütçe birikti onla da hizmet ettik.

• Kaçakları da engelledik. Vatandaşta bunu gördü esasen. Gönül belediyeciliğini unsur edindik. Onların artık duasını alarak hizmet etmek artık bizim birinci vazifemiz. Biz bu türlü uğraş ettiğimiz için zati dört tane mahallî seçim atlattık dördünde de AK Parti birinci partiyiz. Partimizin girdiği hem lokal de hem de genel seçimlerde birinci partiyiz. Şampiyonuz.

“Seçim öncesinde biz personel çıkarmayacağız işçinin hakkını koruyacağız bir tek gariban emekçiyi işten atan namussuzdur onursuzdur dediler“ diyen Özhaseki, kelamlarına şöyle devam etti:

• Karşınızda bir yapı var. Belediyeler açısından söyleyecek olursak bu yapının yapmaya çalıştığı tek şey algı operasyonu. Son yılların konuşulan kelamı bu algı, nedir bu algı. İğren. Bir sözdür. Algı operasyonu palavra demek üç kağıt demek. Olmayanı olmuş üzere göstermek emek. Olağan ve karakterli bir insanın asla yağmayacağı şeylerdir. Ancak Cumhuriyet Halk Partili belediyelerinin birinci mahareti bu.

• Gerek seçim öncesi gerekse sonrasında algı operasyonlarıyla devam ediyorlar. Seçim öncesinde bir mağduriyet edebiyatı seçimeler geçti Ankara, İstanbul üzere büyükşehirlerde tıpkı operasyon devam ediyor. Evvel başladılar. AK Partililer bizim önümüzü kesiyor. Nerde kesmişiz arkadaşlar. Hangi iyi işi yapıyordunuz da mani olduk. İstanbul’da 2 ay öncesinde aldığım sayı 2 bin 179 karar gelmiş meclise yüzde 98’ine evet demişiz.

• Yüzde 2’sine yalnızca hayır demişiz. Onlarda ya yeşil alanı talan ediyorlar ya da evrak dahi hazırlayamamışlar bilmiyorlar esasen bu türlü şeyler olmaz deyip gönderdiğimiz tekrar hazırlanıp dersinize çalışın gelin diye gönderdiğimiz işler. Ankara’da birebiri. Yeniden başlıyorlar. AK Parti önümüzü kesiyor. Nerden kesiyoruz kardeşim. Borçlanma istiyorsunuz veriyoruz. Vilayetler Bankası’ndan bir kuruş dahi bunlara farklı gitmiyor.

• İstanbul’da 25 sene boyunca bizim misyonumuza ilişkin arkadaşların borçlanma ölçüsü 2 milyar TL’dir. Pekala bunlar. İki senede 19,5 Milyar borçlanma aldılar. Halada önümüzü kesiyorlar diye ağlamaya devam ediyorlar. Seçim öncesinde biz emekçi çıkarmayacağız işçinin hakkını koruyacağız bir tek gariban emekçiyi işten atan affedersiniz namussuzdur onursuzdur dediler, Genel Liderleri dahil.

• Ne oldu pekala, İstanbul’da 12 bin kişiyi işten attılar. Gariban işçi insanları insan Allah’tan korkar ya. Hani onu atan namussuz onursuz oluyordu. Niçin attınız. Nasıl atarsınız ya ekmeğinde beşerler o ekmek vermediğiniz adam akşam aç. Allah’tan korkun ancak kıydılar.