S&P’nin Türkiye’nin kredi notunu yükseltmesine Bakan Şimşek’ten ilk yorum

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor’s’un (S&P) Türkiye‘nin kredi notunu 1 kademe artırmasına ait, “Güçlendirerek uygulamaya devam ettiğimiz programımızla ülkemize duyulan inancı en üst düzeye taşımakta kararlıyız” dedi.

S&P’den yapılan açıklamada, Türkiye‘nin uzun vadeli kredi notunun “B”den “B+”ya yükseltildiği ve kredi notu görünümünün “pozitif” olarak korunduğu bildirildi. Türkiye‘de lokal seçimlerin akabinde dış dengelenmenin de tesiriyle para, maliye ve gelirler siyaseti ortasındaki uyumun iyileşeceğinin düşünüldüğü belirtilen açıklamada, gelecek 2 yıl içinde portföy girişlerinin artacağının, cari açıkların daralacağının, enflasyon ve dolarizasyonda düşüşün öngörüldüğü kaydedildi.

BU YIL VE GELECEK YIL İÇİN YÜZDE 3 BÜYÜME BEKLENTİSİ

Ülke iktisadına ait kestirimlerde de bulunan S&P, Türkiye iktisadının bu sene ve gelecek yıl yüzde 3 büyümesinin beklendiğini belirtti. Açıklamada, ülkede tüketici fiyat artışlarının bu yıl yüzde 55,8 ve gelecek yıl yüzde 27,3 olacağının iddia edildiği bildirildi.

“NOT ARTIŞLARININ DEVAMININ HABERCİSİ”

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, S&P’nin Türkiye’nin kredi notunu artırmasına ait açıklama yaptı. Şimşek, “Programımızın olumlu sonuçları kredi derecelendirme kuruluşlarının kararlarına yansıyor. S&P, ülke kredi notumuzu 11 yılın akabinde 1 kademe artırırken görünümü olumlu olarak korudu. S&P, Fitch ve Moody’s’in olumlu not görünümleri not artışlarının devamının habercisi. Güçlendirerek uygulamaya devam ettiğimiz programımızla ülkemize duyulan inancı en üst düzeye taşımakta kararlıyız” dedi.

“ENFLASYON 2026’DA TEK HANELİ OLACAK”

Öte yandan; Almanya’nın Düsseldorf kentinde düzenlenen 8. Türk-Alman Ekonomi Günü programına katılan Bakan Şimşek, yaptığı konuşmada enflasyon iletisi verdi. Şimşek, “Türkiye’nin değerli makroekonomik sorunları var. Bu sorunları çözersek Türkiye’nin potansiyeli daha da güçlenmiş olacak. Bizim en büyük önceliğimiz fiyat istikrarı. Yani enflasyonun tek haneye düşürülmesi, mali disiplin ve alışılmış ki yapısal dönüşüm. Yapısal dönüşümden kastettiğimiz yeşil dönüşüm, dijital dönüşüm ve endüstride dönüşüm. Bütün bunlar bize daha yüksek sürdürülebilir büyüme imkanını artıracak. Türkiye’nin enflasyonu maalesef epeyce yüksek. Mayıs ayında yüzde 70’in üzerinde bir enflasyonla tepeyi bulacağız. Fakat daha sonra uygulamaya koyduğumuz programla birlikte enflasyon süratli bir biçimde düşecek ve 2026 yılında biz tekrar tek haneli enflasyona dönmüş olacağız. Uzun bir seyahat ancak başaracağız. Zira güzel bir programımız var” tabirlerini kullandı.