Sanki kraliyet kanından gelen Harry değil, Meghan… Beş yılda karısının gölgesine dönüştü

Gelin bir bakalım neler oldu ve Meghan Markle ne yaptı da yeniden bu türlü herkes onu konuşur hale geldi.

Herkesin bildiği üzere Meghan Markle, kocası Prens Harry ile birlikte geçen hafta milyonlarca insanın meraklı bakışlarını üzerinde topladı. Bunun nedeni de Nijerya’ya yaptıkları bir ziyaretti.

Harry’nin kurucularından olduğu Invictus Games nedeniyle bu ülkeye giden Meghan ile Harry, sözün tam manasıyla gerçek birer kraliyet ailesi üyesi üzere karşılandı.

SANKİ KRALİYET AİLESİNDE DÜNYAYA GELEN HARRY DEĞİL MEGHAN
Her ne kadar 2020 yılında ailedeki resmi vazifelerini bırakıp Markle’ın memleketi ABD’ye taşınmış olsalar da Nijerya’da sergiledikleri manzara, evlendikten çabucak sonra çıktıkları resmi çeşidi hiç aratmadı.

Çocukları Archie ve Lilibet’i ABD’de bırakan Meghan Markle ile Prens Harry, bu ziyaret sırasında giysi kuşamlarıyla, halleriyle sözün tam manasıyla bir gösteri yaptı.

Özellikle de Meghan Markle, birçok yoruma nazaran Harry’yi bile gölgede bıraktı.

Zaten yıllardır haklarında konuşulan “Harry, karısının gölgesi oldu. Güya kraliyet ailesinde doğan Meghan, sonradan ortalarına katılan Harry gibi” yorumlar tekrar alevlendi.

Prens Harry, bütün hemcinsleri üzere bu seyahat sırasında da klasik giysi biçiminden ödün vermedi. Meghan Markle ise tekrar bu üzere durumlarda adet olduğu üzere çeşit çeşit kıyafetleri ve takılarıyla bütün bakışları üzerinde topladı.

Ayrıca gittikleri her yerde de sözün tam manasıyla Harry’yi geri planda bıraktı. İşte bu durum da kimi söylentilere neden oldu.

KARISININ GÖLGESİ ÜZERE OLDU 
O seyahatteki imgelere bakılarak yapılan yorumlara nazaran Meghan Markle, kameralar karşısında olmaktan da halktan gördüğü ilgiden de çok mutluydu. Bunu da hiç saklamadı zati.

Ama Harry’ye bakıldığında o karısı kadar şen ve sevinçli değildi. Hatta yapılan yorumlara nazaran telaşlı bile görünüyordu.

İşte birebir yerde birebir ortamda yan yana bulunan çift ortasındaki bu fark da masaya yatırıldı. Kraliyet uzmanları Meghan’ı, kocasını bu formda gölgede bırakmayı sürdürmesi halinde karşılaşabileceği  sonuçlar hakkında uyarıldı.

ORKESTRADAKİ İKİNCİ KEMANCI 
Kraliyet yorumcusu Duncan Larcombe’un OK! mecmuasına yaptığı değerlendirmeye nazaran 39 yaşındaki Harry, baskın bir karakteri olan 42 yaşındaki karısı Meghan Markle’ın yanında “orkestradaki ikinci kemancı” üzere görünüyor.

Larcombe’a nazaran “Meghan çok güçlü bir karakter, son derece hırslı ve çok azimli. Neredeyse her vakit Harry’yi gölgede bırakması da kaçınılmaz bir durum. Ondan daha fazla dikkat çekmesi olağan.”

Uzmana nazaran Prens Harry, her vakit karısının gölgesinde kalacak. Öte yandan onun değerlendirmesine nazaran Harry evvelce beri ilgi çekmekten çok fazla şad olmayan bir kişiliğe sahipti.

Bunca ilgi görmekten hiçbir vakit keyif almadı. O yüzden de karısının bu türlü her yerde ön plana çıkması onu çok da rahatsız etmiyor.

BUNUN SONUÇLARI OLUR
Tabii ki bu duruma psikologlar da el attı. Klinik psikolog Sona Kapur da bir münasebette taraflardan birinin başkasını gölgede bırakmasının bilinen bir durum olduğunu belirtti.

Ama bunun çoklukla iki mümkün sonucu bulunduğunu da saklamadı. Kapur’a nazaran şayet gölgede kalan taraf bundan mutluysa “bu gölgede kalan kişinin özgüveninin tam olduğu ve eşini desteklediği” manasına geliyor. Tekrar de durum her vakit bu formda ilerlemiyor.

Klinik psikolog bu konudaki görüşlerini şöyle sürdürdü: ” Şayet bu durum âlâ yönetilmezse baskıyı artırabilir, potansiyel olarak yetersizlik yahut kızgınlık hislerine neden olabilir. Muvaffakiyet, açık irtibat, karşılıklı dayanak ve her iki ortağın da kendi çıkarlarını takip etme ve parlama fırsatlarına sahip olmasını gerektirir.”

HEP BİREBİR HUSUSLA GÜNDEME GELİYORLAR 
Aslına bakılırsa Prens Harry ile Meghan Markle’ın kamuoyu ve natürel ki kameralar karşısına çıktıklarında sergiledikleri haller evvelden beri tartışla konusu.

Sadece kraliyet uzmanları ve psikologlar değil vücut lisanı uzmanları da onları mercek altına alıyor sık sı.b.

Meghan ile Harry, geçen yıl da Prens’in kurucusu olduğu Invictus Games nedeniyle Almanya’ya gitmişlerdi.

Sergiledikleri haller, güya aktifliğin değil de kendilerinin reklamını yapmak için  oraya gitmiş üzere davrandıkları halinde yorumlanmıştı.

Bu yüzden eleştirilen çift, birçok yoruma nazaran her yerde ilgi odağı olmaya çabalayan Hollywood ünlülerine benzetilmişti.

O devirde kraliyet ailesinden yeterlice dışlanan çiftin bu tutumlarıyla “Biz yıkılmadık, ayaktayız” bildirisi verdikleri ileri sürülmüştü.