Oppenheimer’ın torunundan nükleer uyarısı: Her zamankinden tehlikeli bir dönem

İkinci Dünya Savaşı’nda Japonya’ya atılan atom bombasının tasarlanmasında rol üstlenen ABD’li fizikçi J. Robert Oppenheimer’ın torunu Charles Oppenheimer, Japonya’nın güneydoğusundaki Hiroşima’yı ziyaretinde Hiroşima Barış Anıtı Müzesi Yöneticisi Harada Hiroşi dahil kentte “hibakuşa” diye bilinen atom bombası mağdurlarıyla bir ortaya geldi. 

Charles Oppenheimer, başşehir Tokyo’da düzenlediği basın toplantısında, nükleer silahlara karşı olduğunu söz ederek, dünyanın “her zamankinden daha tehlikeli yeni bir döneme” girdiğini lisana getirdi. Torun Oppenheimer, nükleer güce sahip ülkeler ortasında diyalog bulunması gerektiğini belirterek, nükleer teknolojinin dünyayı yok etmek yerine kurtarmak için kullanılabileceğini söyledi. 

Bu periyotta nükleer güce sahip ülkeler ortasında diyaloğun artırılması gerektiğini vurgulayan Oppenheimer, “iletişimi ve diyaloğu artırmazlarsa” ABD, Çin ve Rusya ortasında gitgide artan gerginliğin “dünyadaki en büyük tehlike haline gelebileceğini” belirtti. 

Charles Oppenheimer, “Büyükbabam da dahil olmak üzere atalarımızdan ders çıkarabileceğimize inanıyorum. Onların tavsiyelerini dinlemek, bugün her zamankinden daha değerli. Nükleer enerjiyi yeterli hedefler için kullanabileceğimize inanıyorum” dedi 

“Atom bombasının mucidi” olarak gösterilen ABD’li fizikçi J. Robert Oppenheimer’ın torunu 49 yaşındaki Charles Oppenheimer ABD’de yaşıyor. Torun Oppenheimer, nükleer gücün barışçıl kullanımını destekleyen “Oppenheimer Projesi” isimli bir sivil toplum örgütünün de kurucusu. 

FİLMİ 7 OSCAR KAZANDI

ABD’li fizikçi J. Robert Oppenheimer’ın hayatı ile atom bombasının geliştirilmesi sürecini anlatan biyografik sinema “Oppenheimer” ABD Akademi Ödülleri’nde 7 kısımda Oscar kazanmıştı. 

Oppenheimer ve bir küme bilim beşerinin atom bombası tasarlama sürecini anlatan sinema, Temmuz 2023’te başta ABD olmak üzere birçok ülkede gösterilirken, Japonya’da bu yıl mart ayı sonunda izleyiciyle buluşmuştu. 

Atom bombasının “insani bedelini gözardı ettiği” gerekçesiyle eleştirilen sinemanın, içeriği ve tanıtımına ait tartışmalar nedeniyle Japonya’da geç gösterime girdiği belirtilmişti.