Kendi Kendine Yeten Bir Birey Olmanın 10 Altın Kuralı

Özgüven, kendi kendine yetebilmenin tahtını kurmanın ilk adımıdır. Ayna karşısında günde üç kez ‘Ben bu işin peyniri!’ demek, bilimsel olarak kanıtlanmasa da, içsel gücü ateşleyen mistik bir ritüeldir.

Hedeflerini belirle, ama öyle böyle değil, James Bond edasıyla. Sonra onlara sinsi sinsi yaklaş. Hedeflerin seni göremeyecek kadar küçük olsun ki, onları kolayca yakalayabilesin

Bilgi, kendi kendine yetebilmenin anahtarıdır. Kitaplar, bloglar, podcast’ler senin en iyi dostların. Ama sakın ha, kitaplardan korkup kaçma; onlar ısırır gibi görünse de, aslında en tatlı dostlardır.

Zaman yönetimi, kendi kendine yeten bireylerin en büyük sırrıdır. Bir zamanlarını nasıl harcadıklarını sorduğumda, ‘Zamanı dondurup, onu dilimleyip kahvaltıda yiyoruz,’ dediler. Şaka bir yana, her dakikanın kıymetini bil.

İletişim becerilerin, Luke Skywalker’ın ışın kılıcı kadar keskin olsun. Kelimelerle dans et, ama sakın Darth Vader’ın karanlık tarafına geçme; yani, dedikodu ve olumsuzluktan kaçın.

Paranı akıllıca yönet. Gereksiz harcamalardan kaçın, bütçeni bil ve tasarruf yap. Finansal bilgelik, seni ekonomik sıkıntılardan kurtaracak gizli ninjan olacak.

Stresle başa çıkmayı öğren. Meditasyon, yoga, ya da sadece bir ağaçla sohbet etmek bile işe yarayabilir. Evet, doğru duydun, ağaçlar harika dinleyicilerdir.

Sağlıklı yaşam, uzun ve mutlu bir hayatın anahtarıdır. Ama lütfen, havuç suyu içip, sabahları 5’te koşmaya başlamadan önce, biraz çikolata yiyerek kendini ödüllendir.

Yeni şeyler öğrenmeye açık ol. Merakını besle, ama ‘Alice Harikalar Diyarında’ki gibi her çukura düşme. Bazı çukurlar, geri dönüşü olmayan maceralara açılabilir.

Kendini sevmek, kendi kendine yetebilmenin en önemli kuralıdır. Ama lütfen, kendine olan aşkında Narcissus gibi aşırıya kaçma; ayna karşısında kaybolup gitme.