Daha evvel ayak parmağı kırılan Hande Yener, geçtiğimiz aylarda Best Of Europe Awards ödül merasimine katılmış ve Yılın En Düzgün Bayan Pop Sanatkarı ve En Düzgün Feat Müziği mükafatını almıştı.
Bacağındaki sargı dikkat çeken müzikçi, bahisle ilgili; “Bir sakatlık yaşıyorum, tekrar bir kaza. Konutta kedim çayı devirdi. Bir anda kendimi acilde buldum. İkinci derece yanık var maalesef. İz kalabilir dediler lakin şimdilik daima pansumana gidiyorum. İlerleyen süreçte göreceğiz bakalım, ne olacak. Dün oldu. Bugün bir süreç daha yapıldı, deriyi soydular. O yüzden bugün tekrar olmuş üzere tekrar bir acı çektim. O yüzden de bu halde geldim” demişti.
“KURŞUN DÖKTÜRDÜM”
Nazara inandığını söyleyen Yener, “Bacak nazarmış, o denli diyorlar. Benim daima ayağımda problemler oluyor, parmağım kırılmıştı, kurşun döktürdüm artık bu oldu” dedi. Hoş sürprizler hazırlıyorum diyen müzikçi, “Şimdi bir şey söylemeyeyim. Ben çok fazla ayakta kalamayacağım” diye konuşmuştu.
Tüm bunların ardından Hande Yener, evvelki akşam Etiler’de bulunan Dönerci Serkan Usta’dan çıkarken objektiflere yansıdı. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Yener, hayvanat bahçesi ziyaretiyle ilgili, “Serkan ile çok hoş bir anımız oldu. Güç durumda olan bir köpeği bulmuştuk. Ona yardım gayeli olarak bulduğumuz köpeği gittiğimiz hayvanat bahçesine teslim ettik. Gitmişken de oraları gezerek bütün hayvanları sevdik. Bir yavru ayı da besledik” dedi.
“ARTIK NAZARA GELMEYECEĞİM”
Geçtiğimiz haftalarda bacağının sakatlanmasının hatırlatılması üzerine Yener, “Bacağım geçti artık lakin şöyle bakabilirsiniz. İzi hala duruyor. İzi birazcık geç geçecek. Lakin tedaviler devam ediyor. Birtakım teknikler öğreniyorum. Cosmo güç uzmanı oldum artık. Gücümü kimse düşüremeyecek ve nazara gelmeyeceğim” dedi.
Amerika turnesi için hazırlık yaptığını söyleyen popçu, “Tüm grup Amerika’ya gidiyoruz. Fakat öncesinde bir klip çekeceğim. Yeni bir müzik. Sevenlerime bir sürpriz yapmak istedim. Bir değil hatta iki sürpriz yapmak istedim. Şu anda da bir adedini açıklıyorum, yarın çok hoş bir klip çekiyorum. Oradan da Amerika’ya gidip keşfedip geleceğim” dedi.
“İDDİALI GELİYORUM”
Klibin nasıl olacağı sorulması üzerine Yener, “Bu Hande öbür Hande benden söylemesi. Gördüğünüzde ve duyduğunuzda bu kim diyeceksiniz. O kadar tezli geliyorum. Benim için yenilik çok kıymetli yeniliği seviyorum” tabirlerini kullandı.
Son vakitlerde başka sanatkarların kıyafetlerinin tartışılması haberlerinin sorulması üzerine Yener, “Başkalarıyla ilgili sorular sorduğunuz sürece sokak röportajı yapmayacağım ve sizinle konuşmayacağım. Onları bana değil, beni onlara sorun” diyerek oradan ayrıldı.
'Son dakika magazin haberleri neler? Bugün tekrar magazin dünyasında hangi ünlü isimler çok konuşuldu?' gibi sorularınıza karşılık olacak haberlerin hepsi için sizi içeriğe hakikat alabiliriz...👇 Bu yıl 77.si gerçekleştirilen Cannes Sinema Şenliği'ne bir ...
"Benim karım dünyanın en mükemmel insanı.. Cildi bile kusursuz..." Bu kelamlar bundan yalnızca bir yıl evvel çok seven ve önüne çıkan her fırsatta karısına övgüler dizen bir ünlüye ilişkin. Lakin görünüşe göre ya bu sözleri söylerken çok içten değildi ya da o anda içten olsa bile ortadan geçen vakit içinde...
Basını takip ediyorsanız kesinlikle bir yerlerde karşınıza çıkıyordur... Sıradan ailelerden gelip kraliyet ailesi üyeleriyle evlenen "prenses" ya da "kraliçe" olan genç kızlar. Elbette her evliliğin dinamiği kendine mahsus, elbette herkesin tercihi kendine lakin bilhassa de "masal prensesi" tabiriyle bu mevzu güya özenilmesi gereken bir durummuş üzere yansıtılıyor.
"Çok fakat çok yalnızdım... Bir arkadaşım bana biriyle çıkmam gerektiğini söyledi. Ben de ona dedim ki 'Bak.. Ben 73 yaşındayım, bu türlü bir şey yapacağımı sanmıyorum. Erkeklerle işim bitti, bu olmuyor..'
Dünyanın en göz önünde kraliyet ailelerinden birinin halktan gelen birinci prensesiydi. Avrupalı bile olmamasına karşın kocası kral olunca kraliçelik tacını başına taktı. Hem hoşluğu hem de şıklığıyla yıllardır yakın dost olduğu Galler Prensesi Kate Middleton’la kıyaslanıyor.
O moda tabirle "yaşınız tutmuyorsa" bile kesin büyüklerinizden duymuşsunuzdur o cümleleri: "Başınızı emme basma tulumba üzere sallamayacaksınız... Evet ya da hayır demeyeceksiniz..."
