Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan koronavirüs süreci ve aşı açıklaması

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çankaya Köşkü’nde gerçekleştirilen Kanal 7, Ülke TV, 24 TV, TVNET ve TV 360 ortak yayınında gündeme ait soruları yanıtladı.

Erdoğan, “Kovid’le gayret çerçevesinde istediğimiz noktada mıyız?” sorusu üzerine, Türkiye’nin salgın sürecini hem sıhhat hem kamu güvenliği hem de ekonomik bakımdan en düzgün yöneten ülkelerin başında geldiğini söyledi.

En başından beri maske, teneffüs aygıtı, hastanedeki tedaviler ve ağır bakım bahislerinde Türkiye’nin kriz derecesinde bir külfetle karşılaşmadığını belirten Erdoğan, “Pek çok ülkede beşerler aksayan hizmetlere isyan ederken ülkemizde kayda bedel çabucak hiçbir sorun yaşanmadı. Salgına karşı en büyük ve hatta tek korunma usulü olan aşılamada dünyada epeyce bir kez biz önlerde yer alıyoruz. Toplam aşı sayısında 86 milyonu geride bırakarak nüfusumuzun üzerinde bir sayıya ulaştık. Tabi bizim bilhassa kent hastanelerimiz çok çok önemli bir fonksiyon icra ettiler. Yani birinci doz aşıda 45 milyonu, ikinci doz aşıda 34 milyonu, üçüncü doz aşıda 7 milyonu geçtik. Bu sayede, bir orta yükselme seyrinde olan olay sayımız tekrar 18 binli sayılara geriledi. İnşallah en kısa müddette bu sayısı çok daha aşağı çekeceğiz.” diye konuştu.

“Bir taraftan da bütün dünyada ancak Türkiye’de de aşıya karşı bir muhalefet var. Önemli bir aşı aykırılığı var. Nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusu üzerine Erdoğan, “Milletimin karşısında 3 doz aşısını olmuş bir Cumhurbaşkanı olarak bulunuyorum. Bir sorun olsaydı herhalde kendimizi bu türlü bir riske sokmazdık.” dedi.

Erdoğan, şöyle devam etti:

“Aşı tedarikinin dünyada güç olduğu bir devirde dahi Türkiye olarak erkenden yaptığımız temaslarla süreci başlatmıştık. Benim buradaki tezim gönüllülük temelidir. Yani aşı olmak isteyenler gönüllülük aslına nazaran aşı olmalıdır. Yani cebren, zorlamayla bu türlü bir şeyi yanlışsız bulmuyorum. En yüksek risk kümelerinden başlayarak kademe kademe aşılama yaşını genel uygulamada 15’e, kronik hastalarda ise 12’ye kadar biliyorsunuz indirdik. Bugün hastanelere başvuranların, hastanelerde yatanların, bilhassa ağır bakımda hayatta kalma çabası verenlerin neredeyse tamamına yakınının aşı yaptırmayanlardan oluştuğunu görüyoruz. Aşı olduğu halde hastalananların sayısı çok istisnai düzeyde. Bu gerçekleri de görmemiz lazım. Önümüzde bu türlü net bir tablo olduğu halde ilmi ve akli hiçbir münasebete dayanmadan aşı aykırılığı kampanyası yürütülmesini hakikat bulmuyorum. Elbette aşı olmamak şahısların kendi tercihidir lakin tercihin öteki insanların hayatlarını riske atacak biçimde ortaya konmasına istek gösteremeyiz. Onun için de gönüllülük aslı diyorum kural olmalı.”

“İsteyen aşısını olur, isteyen olmaz”

“Anladığım kadarıyla aşı konusunda gönüllük aslı olsun diyorsunuz, rastgele bir zorunluluktan yana değilsiniz lakin sizin de söylediğiniz üzere aşı olanlar da olmayanlardan muzdarip onlarla birebir ortamda bulunmaktan ötürü.” kelamları üzerine Erdoğan, “Öyle ne bir hakkı var ne bir yetkisi var. Yani muzdarip olmak, olmamak. O senin karın değil, senin işin de değil. Yani ister olur ister olmaz. Bu hususta da zorlamaya gerek yok. Her şeyi aslında bu işin bilimsel yanı prestijiyle tabiplerimiz, bilim şurası vesaire onlar anlattılar, anlatıyorlar. Öyleyse bırakalım da bu işin ehli olan kimse onlardan dinleyelim ve cebren bu türlü bir yola tevessül edilemez. Ben yeniden söylüyorum ben 3 sefer aşı olmuş birisiyim. Gönüllülük aslı burada koşul olmalıdır. Ona nazaran de isteyen aşısını olur, isteyen olmaz ve bu halde de temenni ediyorum ki en kısa vakitte bu badireyi de inşallah atlatmış oluruz.” tabirlerini kullandı.

“Temennimiz odur ki TÜRKOVAC en kısa vakitte elimizde olsun”

“Bir projenin bitiş mühleti geldiğinde o projeyi yapanlarla pazarlık yapıyorsunuz. ‘Şu kadar erkene çek, şu kadar gün evvel bitir.’ diyorsunuz ve bir birçok vaktinden evvel bitiyor. Aşı olmayanların bir kısmı ‘Ben Türk aşısını bekliyorum.’ diyor. Bu süreçle ilgili bir hızlandırma ya da bu husus ile ilgili olarak bir an önce Türk aşısının da gündeme gelmesi kelam konusu olacak mı?” sorusunu Erdoğan, şöyle yanıtladı:

“Murat Beyefendi bu inşaat yapmaya benzemez. Bu farklı bir şey. Yani artık inşaatta bu türlü bir şeyi matematik iki kez iki dört diyebilirsin lakin yani aşıyla ilgili çalışmaların şu anda başında olanlar hocalarımız vesaire onlar bize kalkıp da bu türlü bir matematik aslına dayalı bir tarih veremiyorlar lakin varsayımı olarak yıl sonuna kadar en geç bunu bitireceğiz diyorlar. İnşallah kendi aşımızı en kısa vakitte bitireceğiz diyen hocalarımız da var ve bu bahisteki dışa bağımlılığımızı da inşallah azaltmayı hedefliyoruz diye bu muştuyu bize bu halde daima söylediler. Temennimiz odur ki TÜRKOVAC en kısa vakitte elimizde olsun.”