Atatürk Üniversitesi Biyoçeşitlilik Bilim Müzesi Açıldı

Üniversitede yapılması planlanan çalışmaları kıymetlendirmek ve gündem hususlarını görüşmek üzere rutin olarak gerçekleşen Senato ve Yönetim Kurulu Toplantısının bu haftaki oturumu, Biyoçeşitlilik Uygulama ve Araştırma Merkezinde düzenlendi.

Toplantı öncesi, Biyoçeşitlilik Uygulama ve Araştırma Merkezi bünyesinde yer alan Atatürk Üniversitesi Biyoçeşitlilik Bilim Müzesinin (ABMM) açılışını gerçekleştiren Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı, yaklaşık bir yıldır konuk kabulüne başlayan müzenin resmi açılışını, Senato ve Yönetim Kurulu Toplantısıyla birlikte yaparak tarihe bir not düştüklerini tabir etti. Merasime Rektör Yardımcıları, Üniversite Genel Sekreteri, Senato ve Yönetim Kurulu Üyeleri ile merkez çalışanları katıldı.

Rektör Çomaklı: “Şimdiki Jenerasyonun Gelecek Jenerasyonlara Karşı Taşıdığı Sorumluluğun Şuuruyla Çalışmalarımızı Yürütüyoruz”

Açılış merasiminde kısa bir konuşma gerçekleştiren Rektör Çomaklı, ekosistemdeki her bir ömür biçiminin eşsiz olduğunu ve dünyadaki her organizmanın, insan için pahalı olsun yahut olmasın, var olma hakkına sahip olduğuna vurgu yaptı. Şimdiki kuşağın gelecek kuşaklara karşı toplumsal bir sorumluluğunun varlığından bahseden Çomaklı: “Bu sorumluluk, dünyadaki tüm canlı organizmaların korunmasının gerekliliğini de bizlere yüklemektedir. Günümüzde tehdit altında olan biyoçeşitliliğimizi korumak ve gelecek kuşaklara aktarabilmek için gerekli tedbirler almak epey değerlidir. Daha vazifeye gelmeden evvel ehemmiyetine vakıf olduğumuz bu alana yönelik birinci çalışmalarımızı idareye gelir gelmez gerçekleştirdik ve merkezimizin kurulumuna başladık. Üniversitemizin öz kaynakları ile yürütmüş olduğumuz bu çalışma kısa müddette değerli bir düzeye ulaştı. Ülkemiz başta olmak üzere birçok dünya üniversitesi ile iş birliği içerisinde projelerine devam eden merkezimiz, tıpkı vakitte bünyesinde barındırdığı Biyoçeşitlilik Bilim Müzesi ile toplumla iç içe bir süreç yürütüyor” dedi.

Dünyadaki birçok canlı cinsini içinde barındıran ve bu doğrultuda 7’den 70’e herkesin ilgisini çeken Biyoçeşitlilik Müzesinin bilhassa çocukların hayal güçlerini geliştirmesi ve yaşadıkları dünyayı daha yakından tanıması açısından epeyce değerli olduğunu belirten Rektör Çomaklı, Doğu Anadolu’nun kesişim noktasında yer alan Erzurum’a kazandırmış olmanın gururu içerisinde olduklarını söyledi.

Prof. Dr. Gültekin: “Uluslararası Bilim İnsanlarıyla Ortak Araştırmalar Yürütüyoruz”

Merkez Müdürü Prof. Dr. Levent Gültekin ise Uygulama ve Araştırma Merkezinde hayvanlar ve bitkiler alemi laboratuvarı ile taksonomi ve moleküler sistematik üzere temelde 4 laboratuvarın bulunduğunu, memleketler arası bilim insanlarıyla ortak araştırmalar yürütüp eğitim ve uygulama laboratuvarıyla topluma bilgi aktardıklarını belirterek, Doğu Anadolu Bölgesi başta olmak üzere dünyanın her noktasını ağır bir biçimde taradıklarını ve buldukları özel çeşitleri müdafaa altına aldıklarını, ayrıyeten gelecek jenerasyonlara karşı olan sorumluluklarını da yerine getirmek için ağır bir çaba sarf ettiklerini tabir etti.

Müzede 250 Bin Bireyden ve 10 Bin Tipten Oluşan Koleksiyon Mevcut

Uygulama ve Araştırma Merkezi bünyesinde kurulan Biyoçeşitlilik Bilim Müzesi hakkında da bilgi paylaşımında bulunan Prof. Dr. Levent Gültekin; müzede, Doğu Anadolu başta olmak üzere Türkiye ve dünyanın dört bir yanından 60 yılda toplanan 250 bin birey, 10 bin çeşitten oluşan koleksiyonun itinayla koruma edildiğini söyledi. Dev mamut, dinozor ve balina replika koleksiyonlarının yanı sıra çok sayıda cinsten oluşan bitki, böcek, göğüslü hayvan, sürüngen, balık ve milyonlarca yıl öncesine ilişkin fosilin bulunduğu müzede, üniversitenin öz kaynağı ve Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı’nın takviyeleriyle üst seviye bilimsel araştırmaların yapıldığını belirten Gültekin, biyoçeşitliliğin korunması ve eğitim manasında topluma katkı sunulmasının hedeflendiğini lisana getirdi. – ERZURUM