Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş: Güçlü ve büyük Türkiye kimseyi arkada bırakmıyor

AİLE ve Toplumsal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Kaideler elverdiğinde elimizden gelen tüm toplumsal hizmetlerimizi Gazze’ye ulaştırmaya hazırız. Her fırsatta dünyayı bu zulme karşı tutum almaya çağırıyoruz. Bilinmelidir ki, mağdurların yardım taleplerine hiçbir vakit sessiz kalmayacağız dedi.

Bakan Göktaş, Ankara’da Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığı ve Dünya Sıhhat Örgütü’nün ortak yürüttüğü ‘Afetlerde ve Acil Durumlarda Ruh Sıhhati ve Psikososyal Takviye Hizmetlerinin Uyumu ve Ruhsal Birinci Yardım Eğitimi Programı’nın açılışında konuştu. Göktaş, Cumhuriyet’in 100’üncü yılını kutladı. Göktaş, Emine Erdoğan’ın himayesinde, Filistin’de hücumlardan etkilenen çocuklara yönelik yapılacaklar konusunda harekete geçtiklerini belirterek, Kaideler elverdiğinde elimizden gelen tüm toplumsal hizmetlerimizi Gazze’ye ulaştırmaya hazırız. Her fırsatta dünyayı bu zulme karşı hal almaya çağırıyoruz. Bilinmelidir ki, mağdurların yardım taleplerine hiçbir vakit sessiz kalmayacağız dedi.

‘YARALARIMIZI SARMAYA DEVAM EDİYORUZ’

Göktaş, yaşadıkları çağın insani krizlere, afetlere ve acil durumlara her vakit hazırlıklı ve donanımlı olunması gerektirdiğine dikkat çekerek, Gerçekten ülke olarak, 6 Şubat’ta büyük bir sarsıntıyla uyandık. Kahramanmaraş merkezli büyük 2 sarsıntı ve sonrasında artçılarla 11 ilimiz ağır hasar aldı. Birinci andan itibaren afetin tesirlerini azaltmaya çalıştık, bu sıkıntı günleri birlikte aştık, birlikte aşmaya devam ediyoruz. Her vakit olduğu üzere bu zorluktan da birbirimize tutunarak çıktık. Büyük bir aile olduğumuzu en âlâ gördüğümüz anlar, işte bu türlü sıkıntı vakitler. Sarsıntı üzere büyük afetler, direkt etkilediği bölgeler haricinde, afetin birincil tesirlerine maruz kalmayan bölgelerde de bir dizi tesir bırakıyor. Bu manada büyük afetler aslında hepimizi derinden sarsıyor. 13,5 milyon vatandaşımızın yaşadığı bölgede gerçekleşen bu büyük afet, hepimiz için aslında bir imtihan oldu. Zelzelenin yıkıcı tesirlerine maruz kalan 11 kentimizde birinci andan itibaren alana indik, vatandaşımızın yanında olduk. Her bir çalışma arkadaşımız büyük bir özveriyle çalıştı. Şahidim, şahitsiniz. Bugün geldiğimiz noktada yaralarımızı sarmaya devam ediyoruz. Sarsıntının akut tesirleri geride kaldı. Artık odaklanmamız gereken bu afetin uzun vadeli tesirleri ve sonuçları. İkincil tesirlerin hafifletilmesi ve zelzeleden etkilenenlerin rehabilitasyonu üzere birçok başlıkta dikkatle yürütülmesi gereken süreçler mevcut. Bu bağlamda yürüttüğümüz çalışmalar en az birincil tesirlerin hafifletilmesi kadar kıymetli sözlerini kullandı.

‘2 BİNDEN FAZLA ARKADAŞ EĞİTİME KATILDI’

Özdemir, psikososyal dayanak faaliyetlerinde işçinin donanımının hayati ehemmiyet taşıdığını söyleyerek, Şimdiye kadar Kuveyt Devleti, Dünya Sıhhat Örgütü ve Bakanlığımızın iş birliğinde düzenlenen programlarda Çocuklara Yönelik Ruhsal Birinci Yardım Tazeleme Eğitimi, Uzmana Danış Oturumları, Çalışana Dayanak Küme Çalışmaları, Kendine Yardım Eğitimleri üzere çeşitli temalarda eğitimler ve uzmanlarla buluşmalar gerçekleştirildi. 2 binden fazla arkadaşımız bu eğitimlere katıldı. Bu eğitimler ve siz çalışma arkadaşlarımızın fedakarlıkları sayesinde alanda daha aktif, verimli ve bütüncül bir toplumsal hizmet anlayışını gerçekleştirebildik. Bugün burada tekrar çok değerli bir eğitimin açılışı için bir ortadayız. 5 gün sürecek olan ‘Afetlerde ve Acil Durumlarda Ruh Sıhhati ve Psikososyal Takviye Hizmetlerinin Uyumu ve Ruhsal Birinci Yardım Eğitimi’nin siz çalışma arkadaşlarımı saha da daha da güçlendirmeye ve karar alma sistemlerinizi daha sağlıklı yerlere oturtacağına inanıyorum. 6 Şubat zelzelesi ile bir defa daha gördük ki, güçlü ve büyük Türkiye kimseyi artta bırakmıyor, bırakmayacak. Biz vazife alanı prestijiyle, ruhsal birinci yardım, psikososyal takviye ve birebir yardımlar uyumu üzere pek çok alanda vatandaşlarımıza hizmet ettik. Zelzele bölgesinde 3 milyondan fazla vatandaşımıza sizlerin uğraşlarıyla ulaştık. Doğal afetlerde ve öteki krizlerde vatandaşlarımızın birinci gördüğü şahıslar sizler oluyorsunuz. Bu, gerçekten büyük bir sorumluluk. Asrın felaketinde birinci andan itibaren 12 binden fazla çalışma arkadaşımızla alandaydık. Kimi arkadaşlarımız kendileri de depremzede olmasına karşın alanda misyon yaptı. Bu özveri ve uğraşlarınız çok değerli. Bu ülkenin bir vatandaşı olarak sizlerin varlığı bana itimat veriyor. Allah hepinizden razı olsun diye konuştu.