AA muhabirinin OGM’den edindiği bilgiye nazaran, dünyanın en büyük bal üreticileri ortasında yer alan Türkiye’de sürdürülebilir üretim için …
Ülke genelinde 75 bin 274 hektarlık alanı arıcıların kullanımına açan OGM, çam balı konusunda dünya rezervini elinde bulunduran başta Muğla olmak üzere Türkiye’nin her bölgesinde toplam 585 bal ormanı oluşturdu.
Türkiye’deki bal üretiminin ham piyasa bedeli 450 milyon doları bulurken yaklaşık 150 bin hane arıcılıkla ek gelir sağlıyor. Bu üretimin katma bedelinin ise yaklaşık 1 milyar doları bulduğu iddia ediliyor.
OGM, 2023’te yıllık 40 bin tonu çam balı olmak üzere bu eserin üretimini 125 bin tona, bal ormanı sayısını da 720’ye çıkarmayı hedefliyor.
Bal konusunda ekolojik dengeyi koruyarak, sürdürülebilir üretimi sağlamak ve bilhassa orman köylüsüne gelir sağlamak için kurumun 2010’da yürürlüğe konulan “Bal Ormanları Hareket Planı” sayesinde üretimde değerli artış sağlandı.
2013-2017 yıllarında uygulaması gerçekleştirilen ve daha sonra 2018-2023 devrini kapsayacak biçimde geliştirilen proje sayesinde, 2010 yılından 2020 yılına kadar kovan sayısı yaklaşık 5,6 milyondan 8 milyona, bal üretimi ise 81 bin tondan 110 bin tona yükseldi.
Kurum, son 2,5 yılda 17 bin 998 hektar alanda 167 bal ormanı tesis ederek arıcıların kullanımına sundu. Kelam konusu tesislerin sarfiyatı için 13,5 milyon lira ve bal ormanı bakım sarfiyatı için de 2,5 milyon lira harcama yapıldı. Son 10 yılda bal ormanları tesis ve bakım sarfiyatı toplamda 48,5 milyon lirayı buldu.
Bal üretiminin yüzde 85’i ormanlardan sağlanıyor
Tabiattaki çok sayıda cinsin varlığını devam ettirmesinde, böylelikle bitki gen kaynaklarının sürekliliği ve çeşitlenmesinde, biyolojik çeşitliliğin korunmasında arıların kıymetli fonksiyonları olduğundan, kestane, ıhlamur, akasya, orman gülü, ahlat üzere orman ağaçları ve orman sayılan alanlardaki otsu bitkiler ve çiçekler de dikkate alındığında toplam bal üretiminin yüzde 85’i buralardan elde ediliyor.
Bal ormanları oluşturulmasının ekonomik olduğu kadar ekolojik faydası da görülüyor. Ormanların, yaklaşık yüzde 50’si bozuk bir yapıya sahip bulunuyor. Bal ormanlarının kurulmasıyla bozuk alan ölçüsü azaltılırken, bitki örtüsünün gelişmesiyle de topraklar erozyona karşı korunmuş oluyor.
Arıcılık için elverişli alanlar
Ormandan yararlanarak arıcılık faaliyeti yürütecek bireylerin, bulundukları yere bağlı orman bölge müdürlüklerine müracaat yapması gerekiyor.
Bal ormanları kurulmadan evvel kelam konusu alanda flora ve vejetasyon çalışması yapılıyor ve arıcılık için elverişli nektar ve polenli bitki yoğunluğu belirleniyor. Daha sonra bu bilgilere nazaran ne kadar ekim/dikim muhtaçlığı olduğu tespit ediliyor. Bu sayede bal ormanına konuşlandırılacak arı kolonisi sayısı yaklaşık olarak hesaplanıyor.
