Ünlü komedyen Mehmet Ali Erbil ve Seda Sayan ortasındaki “Geçmişi kirli” polemiği, gündemi uzun müddet meşgul etmişti. İkilinin orta yolu …
Mehmet Ali Erbil tarafından kullanıldığını belirten Ulu, “Sizlerin de bildiği üzere son günlerde gündemde olan, ‘Geçmişi biraz daha pak olsaydı iftar programı da sunardı. Helal olsun televizyonlar reyting alamayan bu bayanı hala çalıştırıyor’ halindeki paylaşımla alakalı gerçekleri sizlere açıklayacağım.”
“Gündemi işgal etmesi sebebiyle yeni açıklama yapma muhtaçlığı hissetmiş bulunmaktayım. Üzerime atılan iftiraların temelsiz ve hakkımdaki argümanların gerçek dışı olduğu sizler tarafından da görülecektir” iletisini paylaştı.
“SES KAYITLARINI AÇIKLARIM!”
Tartışma yaratan bildirisi neden attığını da söyleyen Ulu açıklamasında şu sözlere yer verdi:”O paylaşımı bana Mehmet Ali Erbil yaptırdı. Daha sonra kendisi paylaşımını sildi. Beni olayın ortasında bıraktı lakin beni dahil ederse, ses kayıtlarına kadar hepsi mevcut. Hepsini açıklarım. Mehmet Ali Erbil beni aradı. ‘Bir şey paylaşalım’ dedi. ‘Sen paylaş, ben de senden paylaşayım’ dedi. Ben de bir yazı yazdım. Kendisinden onay aldım, paylaştım. Kendisi de benden alıp, paylaştı lakin ben bu yazının Seda Sayan ile alakalı olduğunu bilmiyordum.”
“Benim Seda Hanım ile tanışıklığım olmamıştır. Kendisi hürmet, sevgi duyduğum değerli bir sanatçıdır. Her şeyden evvel bir (Anne) Mehmet Ali Erbil’in Seda hanım ile ilgili bana attığı ses kayıtlarını açıklamak zorunda kalırsam Sayın Erbil ile hiç bir dostluğu kalmaz. Ve beşerler kınar.”
“Bizim ortamızda geçen her diyalog kanıtlı, ispatlıdır. Alakam olmayan bir hususun içine beni çekmiştir. Daha sonra kendisi paylaşımını sildi. Beni olayın ortasında bıraktı ancak beni dahil ederse, ses kayıtlarına kadar hepsi mevcut. Hepsini açıklarım…”
NE OLMUŞTU?
Her şey Mehmet Ali Erbil’in Tolga Ulu’nun “Geçmişi biraz daha pak olsaydı iftar programı da sunardı. Helal olsun televizyonlar reyting alamayan bu bayanı hâlâ çalıştırıyorlar” kelamını Instagram’da paylaşmasıyla başladı.
“BENİ ARAYIP SORMADI”
Erbil, ‘Beyaz Magazin’ programına telefonla bağlanarak neden bu türlü bir paylaşımda bulunduğunu anlattı: Seda Sayan iki yıldır beni aramadı. Bir defa bile sıhhat durumumu sormadı. Yakın arkadaşlarım beni yalnız bırakmadı, ancak Seda Sayan beni aramayı bırakın, menajerime bile sıhhat durumumu sormadı. Hülya Avşar ve İbrahim Tatlıses başta olmak üzere yanımdan ayrılmadılar.
“ALLAH ISLAH ETSİN”
Eski dostunun bu suçlamaları karşısında sessizliğini bozan Sayan, “Allah ıslah etsin. Allah müstahakını versin. Keşke başına gelenlerden ders çıkarıp kirli ruhunun temizlenmesi için uğraş sarf etseydi. Lakin maalesef huylu huyundan vazgeçmiyor” sözlerini kullandı.
“SESSİZ KALDIĞIM İÇİN GEÇMİŞİM KİRLİ”
Kızgınlığı geçmeyen Seda Sayan, bu sefer toplumsal medya hesabından Erbil’e ağır bir suçlamada bulundu. Seda Sayan “Tuğba ile evli iken meskendeki hizmetli temiz kıza tecavüz ettiğinde sessiz kaldığım için geçmişimin kirli olduğu doğrudur. Dahası var, bence işine bak ruhunu arındır. Ayrıyeten bu olay da benim geçmişimi kirli yapmaz. Zati boşanma nedenin bu olay olduğu için tüm yakınındaki eşlerin, ailen herkes olaya vakıftı. Hepsi seni kurtarma peşindeydi. Ben dış kapının mandalıydım. Geçmişi kirli olan sensin” yazdı.
İFTİRA DEĞİL YANLIŞ AÇIKLAMA
Daha evvel Erbil’in, meskeninde çalışan bir bayana cinsel hücumda bulunduğunu sav eden Seda Sayan, öfkeyle yanlış bir açıklama yaptığını söyledi: “Şahsıma yapılan çok ağır hakaretlerden sonra öfkeyle, ayrılık sebebi olan aldatmayı, tecavüz diye yanlış lisana getirdim. Kamuoyunun bilgisine … İftira değil yanlış açıklama oldu.”
“BENİM ALNIM AK!”
Mehmet Ali Erbil, Seda Sayan’ın bu savları karşısında bir açıklama yaptı: Ben Mehmet Ali Erbil, hepinizin bildiği, tanıdığı… Evet sonu aştım, yanılgı yaptım, sitem edeyim derken denetimi kaybettim.
“Üzgünüm, maksadım kimsenin onuruna ziyan vermek değildi, hele ki tarih kadar eski bir dosta karşı bu türlü bir niyetim asla olamaz. Lakin sizler de biliyorsunuz ki iki yıldır vefatın kıyısında yaşıyorum. Hekimlerim aslında tüm etrafımı istemsiz hezeyanlarım olabileceği konusunda uyardılar.”
“Şimdi soruyorum; ben bir yanılgı yaptıysam bunun karşılığı iftira mı olmalıydı? Yakışmadı… Siz de sormadınız mı ‘madem bu türlü bir şey vardı niçin sustun’ diye? Her neyse benim alnım ak ve kendi hisseme düşeni yaptım. Herkes de kendisine yakışanı yapsın.”
