Nuri Şahin idaresindeki Antalyaspor, 7. sırada tamamladığı Harika Lig’de kulüp tarihinde puan, gol, yenilmezlik, bir devrede en yüksek puanı …
“Çok az kişi bilir; U17 Avrupa Şampiyonası’na katılan gençlerimiz, 3-4 gün evvel sıfır çekerek yurda döndü. Tam da onların doğduğu 2005 yılında, Türkiye, U17 Avrupa Şampiyonu olmuştu halbuki… 17 yıl evvel, Abdullah Avcı’nın idaresindeki gençler, büyük bir zafer kazandı.
O ekipte bulunanlardan Volkan Babacan ve Caner Erkin, bugün tekrar üst seviye liglerde… Lakin ortalarından biri var ki; çok özel yerde… Dönem başında futbolcu, ortasında hoca… Yaptığı işler koskoca…
‘KARİYERİNİ VE DENEYİMİNİ İKİYE KATLADI’
Antalyaspor’da teknik yöneticilik koltuğuna oturan Nuri Şahin… 2005’te 17 yaşında olan genç delikanlı, bugün hem yaşını, hem mesleğini, hem de deneyimini ikiye katlayarak, kulübeye adımını attı.
Ersun Yanal üzere bir ustadan aldığı grubu, “Ustalık yaşla olmaz, bu türlü olur” dercesine ayağa kaldırdı; tam 16 maç üst üste yenilmeden fırtınadan çıkmış bir gemi üzere limana yanaştırdı.
İngilizce, Almanca, Felemenkçe’yi ana lisanı üzere konuşan Şahin’in en büyük mahareti, konuşmak değil, çalışmaktı. Hem de kimlerle… Birinci hocası Bert van Marwijk ile başlayan profesyonel mesleğinde, Jürger Röber, Thomas Doll, Jürgen Klopp, Jose Mourinho, Brendan Rodgers, Thomas Tuchel, Peter Bosz, Peter Stöger ve Florian Kohfeldt ile çalıştı Nuri Şahin… Bunların hepsinden birer “püf noktası” kapmış olsa, birçoğuna inanıyorum ki nal toplatır bundan sonra…
‘REAL MADRID’IN BAŞINDA YER ALACAK OLMASI SÜRPRİZ OLMAMALI’
Meslekli, akıllı, ne yaptığını bilen bir teknik adam var artık karşımızda… Şimdi, “prolisans” için çok var lakin o “profesyonel lisansı”nı şimdiden aldı bu noktada…
Yolu uzun, vakti kısa Şahin’in… Daha yolun başında ismi Galatasaray ile anılıyorsa, yarın dilerim Real Madrid’in başında yer alacak olması, sürpriz olmamalı…
‘HADİ BAKALIM KOLAY GELSİN’
Türkiye Futbol Federasyonu’nda seçimler yaklaştıkça, kulüpler için de, tercih vakti yaklaşıyor. Karşılarında koltuğa talip olan iki isim var ancak şimdi aday yok. Artık Kulüpler Birliği Vakfı, ikisini de dinlemek istiyor. Aslında dinlemek değil, kartlarını açık oynamak için, adayların karşısına geçecek liderler…
Birinci konuşulacak, emin olun naklen yayın konusu… 16’sında seçim var, 17’sinde transfer… Kazanacaklarının ne ölçüde olduğunu bilmiyor kulüpler… Hangisi daha fazla koparacağı taahhüdünde bulunursa, artı bir olacak o aday için…
Akabinde yabancı konusu var kulüplerin elinde… Bir kısmı, statünün gereğini yapmak için çalıştı, öbürleri de “Nasıl olsa değişir” diyerek sıvıştı. Burada işler sakal-bıyık sorunu… “14 yabancı kalacak” diyen, işini gerçek yapanların gözünden düşecek, “12’ye inecek” dese, bu kere köşeye sıkışan kulüpleri kaybedecek.
Üçüncü değerli mevzu; harcama limitleri… Transfer 17 Haziran’da başlarken, tıpkı gün limitler de açıklanacak. Üstelik bu defa sapma ölçüsü olmayacak. Hepsi, TFF’nin raconuna uymak zorunda kalacak.
Başka konuşulması gereken de, sanırım şuralar olacaktır. Yeni Kulüpler Maddesi’yle PFDK ve Tahkim, gelecek dönem sonuna kadar misyonunun başında… Fakat orada, “İstifa ederse de ayrılamaz” demiyor. Yeni lider adayı pekâlâ bunu başarabilir!
Bu imtihanlardan geçen ve en fazla odunu veren isim, aday olma hakkını kazanır. Lakin, siz yeniden de son ana kadar bekleyin. 9 Haziran’da kimin yarışın içerisinde olduğunu görürsünüz.”
NURİ ŞAHİN’İN DORTMUND GÜNLERİ
