Mide ameliyatı sonrası ölümde, doktora 6 yıl hapis istemiyle dava

Tabip M.U.Y. ise mevtin ameliyattan değil pıhtı atması sonrası bağırsaklarda oluşan komplikasyondan kaynaklandığını savunarak, suçlamaları kabul etmedi. M.U.Y. hakkında 6 yıla kadar mahpus istemiyle dava açıldı.

Londra’dan çocuk sahibi olabilmek umuduyla mide küçültme ameliyatı yaptırmak için İzmir’e gelen Özge Mitoğlu, 2019 yılının Mayıs ayında özel hastaneye başvurdu. Ameliyat olan Mitoğlu, hastaneye 13 bin lira öderken, 3 gün sonra da taburcu edildi. Birkaç gün sonra rahatsızlanan Mitoğlu, 23 Mayıs’ta tedavi için götürüldüğü hastanede hayatını yitirdi. Otopsi yapılan Mitoğlu’nun cenazesi, ailesi tarafından teslim alınarak, gözyaşlarıyla toprağa verildi.

EŞİ HUKUK ÇABASI BAŞLATTI 

Mehmet Mitoğlu ise eşinin vefatının ardından savcılığa başvurdu. Doktor M.U.Y.’nin tıbbi yanılgısının bulunup, bulunmadığının araştırılması emeliyle ameliyata ait evrak, İzmir İsimli Tıp Kurumu ve İstanbul İsimli Tıp Kurumu 8’inci İhtisas Dairesi’ne gönderildi. 

HEKİM: PIHTIYLA BAĞIRSAKTA KOMPLİKASYON OLUŞMUŞ

Tabip M.U.Y. de ölümün ameliyattan değil pıhtı atması sonrası bağırsaklarda oluşan komplikasyondan kaynaklandığını savunarak, suçlamaları reddetti. M.Y.U. hakkında, yürütülen soruşturma ve incelenen evrak sonrası hazırlanan iddianamede, ‘taksire mevte neden olma’ kabahatinden 6 yıla kadar mahpus cezası istemiyle dava açılması talep edildi. İddianame, İzmir 49’uncu Asliye Ceza Mahkemesi’nce kabul edilerek, dava açıldı. 

‘AİLEMİZİ BÜYÜTMEK İSTERKEN TEK KALDIM’

Eşinin bebek sahibi olabilmek için mide küçültme ameliyatı yaptırmaya karar verdiğini söyleyen Mehmet Mitoğlu, “Eşimin ameliyattan yaklaşık 10 gün sonra ağrıları başladı ve acile gittik. Bu sırada ameliyatı yapan tabibi tekraren aramamıza karşın ulaşamadık. Acilde ağrı kesici yapıp geri gönderdiler, 1 gün sonra da yanı şeyleri yaşadık. Eşim 19 Mayıs’ta hastanede yatırıldı, denetimler sonrasında bağırsaklara emboli attığını söylediler. Ameliyata aldılar ve bir daha da uyanamadı. Eşim kısa uzunluklu ve 102 kiloydu. Bebeğimiz olması için kilo vermesi gerekiyordu. 3 yıllık evliydik ve çocuğumuzun olmasını istiyorduk. Kilo fazlası olduğu için çocuk hayalimizi bu halde gerçekleştirebileceğimizi düşünüyorduk. Ailemizi büyütmek isterken eşimi de kaybederek tek kaldım. Bu yaşadıklarımı anlatmak çok sıkıntı, ciğerimiz yanıyor” dedi.

BİREBİR HEKİMİN AMELİYAT ETTİĞİ BİRİ DAHA ZAHMET YAŞAMIŞ

İsimli sürecin sonuna kadar takipçisi olacağını belirten Mehmet Mitoğlu, birebir tabipte ameliyat olduktan sonra problem yaşayan öbür birinin de kendisiyle irtibata geçtiğini öne sürdü. Mitoğlu, “Eşimi kaybettikten sonra kabahat duyurusunda bulundum. Bunun üzerine çeşitli araştırmalar yapıldı ve bu süreç yaklaşık 2 sene sürdükten sonra iddianame hazırlandı. Benim başıma gelen felaketten sonra tıpkı tabipte ameliyat olan bir hastanın hayatını kaybettiğini başkasının de midesinin ve dalağının alındığını öğrendim. Eşimin vefatı medyada yer bulunca Almanya’da yaşayan hasta benimle irtibata geçerek kendisinin de sorun yaşadığını söyledi. Bu olayın peşini bırakmayacağım” diye konuştu.

AVUKAT: HASTA TAKİBİ YAPMADAN TATİLE ÇIKMIŞ

Mitoğlu ailesinin avukatı Abdi Yaşar ise olayda tabibin ihmalinin bulunduğunu savundu. Gerekli önlemler alınmadan mide küçültme ameliyatının gerçekleştirildiğini kaydeden Yaşar, “Ameliyattan sonra tabip, hastasının takibini yapmadan tatile çıkmış. Ameliyat sonrası ağır ağrılarla ilgili hekim bilgilendirilmesine karşın tatilini bırakıp gelmemiş. 2 senedir süren hukuk gayretimizin meyvelerini almaya başladık. Asliye Ceza Mahkemesi’nde ‘taksirle mevte neden’ olma cürmünden tabip hakkında dava açıldı. Lakin biz bunun yetersiz olduğunu ve tabibin direkt ihtimali olduğunu düşünüyoruz. En yüksek cezayı alması için gayret edeceğiz. Bu belgenin ağır ceza mahkemesinde görülmesini istiyoruz” dedi. 

2 MİLYON LİRA DA TAZMİNAT DAVASI

Avukat Yaşar ayrıyeten M.Y.U.’ya 2 milyon liralık tazminat davası açacaklarını, kazanmaları durumunda parayı hayır kurumlarına bağışlayacaklarını lisana getirdi.