Bilim insanları gün geçtikçe beynin işleyişi konusunda sırları çözmeye başladılar, hatta onu aldatmanın yollarını bile keşfettiler! Bakalım …
1. Herkesin duyduğu bir adediyle başlayalım. İlaç niyetine, gülümse!
Yüz sözümüzün ruh halimizi etkilediği açık bir gerçek. Fakat bunun zıddını sorarsanız, pek garanti değil.
Kastettiğimiz; kendinizi memnun hissedip bir yürüyüşe çıkabilirsiniz, lakin parlak güneş yüzünden kaşlarınızı çatmak zorunda kalabilirsiniz. Bu, mutsuz olduğunuz manasına gelmez ve sizi de mutsuz etmez. Öbür taraftan, âlâ bir ruh halinde değilken dişlerinizle kalem tutmaya çalışırsanız; gülümserken kullanılan kasları harekete geçirerek beyninizi aldatır, memnunluk hormonunu salgılatırsınız.
2. Müzik bağışıklık sisteminizi güçlendirmeye yardımcı olur!
Son araştırmalar müziğin, gerilim hormonu olan kortizolü düşürdüğünü kanıtlıyordu. Lakin bundan da şaşırtan olanı; müziğin güzelleştirebiliyor olması! Nasıl mı? Bedenimiz, beynin içindeki kimyasal tepkilerle direkt olarak temaslıdır. Münasebetiyle sevdiğimiz müziği dinlediğimizde azalan gerilim düzeyimize bağlı olarak bedenimiz da bağışıklığımızı güçlendiren antikorları daha fazla üretir. (Bak sen şu müziğin kudretine!)
3. Jest ve mimikler hatırlamayı kolaylaştırır!
Manchester Üniversitesi psikologları etkin bir biçimde jest ve mimik kullanımının dinleyiciye bilgiyi daha kolay kavrattığını söylemekteler.
Olağan anlatımla dengeli kullanıldığı sürece.
4. Acıya karşı dürbün!
Oxford Üniversitesi’nde yapılan araştırmaya nazaran, bedeninizde yara varsa çift mercekli dürbünle bakmak acınızı azaltıyor! Yaranın büyüklüğü, dikkatli baktığınız vakit ruhsal olarak azalır ve bu nedenle beyniniz de hissedilen acıyı azaltır.
5. Hafıza sarayı!
Bilgiyi kolay hatırlamanın bir yolu daha! Yapmanız gereken tek şey, hafızanıza kalıcı olarak yerleştirmek istediğiniz bilgiye, başınızda detaylı bir yer imgesi oluşturmak. Buradaki trick; beyninizin bilgiye değil, manzaraya daha kolay odaklanabilmesi ve sizin de gerekli bilgiyi o yere hapsetmiş olmanız.
Bu kadar kolay
6. Ganzfeld Deneyi
Ganzfeld tesiri ya da “tam alan” tesiri, “5 duyu haricinde bilgi transferi mümkün müdür?” sorusunu cevaplamak için icat edildi. Bu deneyde bireylere, kulaklık takılır ve “beyaz gürültü” denen rahatlatıcı bir ses çalınır. Yüzüne parlak bir ışık kaynağı tutulur ve gözleri de yarıya kesilmiş ping pong toplarıyla kapatılır. Homojen renk ve birebir frekanstaki seste uzun müddet geçirdiğinde beyin, gürültüyü ve rengi yok saymaya başlar ve izole ortamda halüsinasyonlar görür.
Uzmanlar, bu çeşit şartlarda beynin aldandığını ve kişinin ruhsal yeteneklerinin arttığını söylemekte.
7. Sağın duyduğuyla, solun duyduğu bir değil!
Beynimizin sağ ve sol tarafını kullanma efsanesi çoktandır tartışılıyor. Aslında bu durum, sağ ve sol kulağımızın duyma prensiplerini de açıklıyor.
Şöyle ki: Sağ kulağımız konuşma seslerini algılamada daha uygunken, sol kulağımız müzik seslerine ve tınılara daha hassastır. Bu nedenle, konuşmayı daha uygun duymak için sağ tarafınızı, melodiyi anlamak için de sol tarafınızı sesin kaynağına çevirin.
Bonus: Optik illüzyonla beyninizi aldatın!
Birtakım optik illüzyonlar beyninizi ve gözlerinizi aldatır. Tıpkı bu görseli hareketli sanmanız üzere.
Beynimizin bu kadar kolay kandırılması sahiden de şaşırtan değil mi? Siz de duyuların üstünde yapılan bu küçük hileleri deneyerek kendi potansiyelinizi keşfedebilirsiniz, bizden söylemesi!
