Irak’ta, 2 yıl evvel sokakta yürürken rahatsızlanan 17 yaşındaki Moamel Ali Jumaah’ın beyin kanaması geçirdiği tespit edildi. Jumaah’a beyin …
Irak’ta, 2 yıl evvel sokakta yürürken rahatsızlanan 17 yaşındaki Moamel Ali Jumaah’ın beyin kanaması geçirdiği tespit edildi.
Jumaah’a beyin damar yumağı hastalığı teşhisi konuldu. Ülkesinde iki sefer ameliyat olmasına karşın damar yumağı çıkarılamayan ve yalnızca beyindeki kan pıhtısı boşaltılabilen gencin, sol ayağında aksamalar meydana geldi.
Yürümekte zorlanan ve sık sık baygınlık geçiren Jumaah’a, damar yumağı tam hareket merkezinde olduğu için ameliyat sonrası felç kalma riskinin yüksek olması nedeniyle kendi ülkesinde hekimler cerrahi süreç yapmayı kabul etmedi.
Jumaah’ın bir mühlet sonra hayati tehlikesi de kelam konusu olunca, ailesi her şeyi göze alıp ameliyat olması için Türkiye’ye gelme kararı aldı.
Irak’ın Bağdat kentinden İstanbul’da özel bir hastaneye gelen Jumaah, buradaki iki farklı takımın müdahale ettiği operasyonlar sonucunda tekrar hayata döndü.
6 SANİTMETRELİK DAMAR YUMAĞI ÇIKARILDI
Hastaya evvel Girişimsel Nöroradyoloji Uzmanı Prof. Dr. Serdar Geyik ve takımı tarafından girişimsel süreç uygulanarak damar yumağı kanlanması azaltıldı.
Daha sonra ise Beyin Hudut Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Serdar Baki Albayrak ve grubu tarafından tam 9 saat süren bir ameliyatla 6 santimetrelik damar yumağı muvaffakiyetle beyinden çıkartıldı.
HASTANEDEN YÜRÜYEREK ÇIKTI
“OKULA GİTMEYİ ÇOK ÖZLEDİM”
Hastalığını öğrendiğinde 15 yaşında olduğunu söyleyen Moamel Ali Jumaah, “Ameliyatı yaptırmak için Türkiye’yi seçtik. Hastalığım psikolojimi çok etkiledi. İki sene okula gidemedim. Okula gitmeyi çok özledim.” dedi.
“ÜLKEMİZDEKİ HEKİMLER TÜRKİYE’YE GİTMEMİZİ ÖNERDİ”
Oğlunun hastalığını beyin kanaması sonucu öğrendiklerini belirten baba Ali Jumaah, “Oğlumun hastalığını 2020 yılında öğrendik. İki ameliyat geçirdi lakin başarılı sonuç alınamadı. Kısa aralıkları dahi yürüyemiyordu. Çok fazla yoruluyordu. Irak’taki hekimler Türkiye’ye gitmemizi önerdi. Türkiye’de daha yeterli hekimler olduğunu söylediler. Küçük yaşlarda hastalığı rastgele bir belirti vermedi. Hastalıktan ötürü oğlum düzgün konuşamıyordu. Ameliyattan sonra daha düzgün konuşmaya başladı. Türk tabiplerine çok teşekkür ediyorum. İnanıyorum, oğlum ilerleyen vakitlerde daha da âlâ olacak.” formunda konuştu.
“DAMAR YUMAĞININ İÇİNDE HER AN PATLAMAYA HAZIR BALONCUKLAR BULUNMAKTAYDI”
Cerrahi operasyondan evvel birinci müdahaleyi yapan Girişimsel Nöroradyoloji Uzmanı Prof. Dr. Serdar Geyik, “Daha evvel beyin kanaması geçiren hastaya çeşitli cerrahi süreçler gerçekleştirilmişti. Yapılan anjiyografi de beyin damarlarında doğuştan gelen, halk ortasında damar yumağı olarak bilinen (Arteriovenöz malformasyon) bir damar hastalığı vardı. Damar yumağının en değerli risklerinden birisi hastanın genç yaşta beyin kanaması geçirmesi olur. Öncelikle damar yumağını tıkadık.
Damar yumağının içinde her an patlamaya hazır baloncuklar bulunmaktaydı. Bu baloncukları kapattık. Tamamlayıcı tedavi olarak da sonra hastamız açık cerrahiye giderek ameliyatla damar yumağının tamamı çıkarıldı. Damar yumakları genç yaşta görülen beyin kanamalarının en sık sebebidir. Hasta bu rahatsızlığının farkında olmaz. En değerli üç riskten biri kanamadır. Öteki belirtileri de sara nöbeti ve ilerleyici felç olmasıdır.” dedi.
“AMELİYAT SONRASI GÜÇSÜZLÜĞÜ AZALDI”
Cerrahi operasyonu gerçekleştiren Beyin Hudut Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Serdar Baki Albayrak ise, “Hastamız 17 yaşında Irak’tan geldi. Irak’ta damar yumağı teşhisi konmuştu. Hastamızın ülkesinde kanamaya bağlı ortaya çıkan pıhtısı temizlenmiş lakin damar yumağına yönelik tedavi yapılamamıştı. Damar yumağı hastanın hareket merkezinin üzerindeydi. Damar yumağı tehlike oluşturacak büyüklükteydi. Hastamıza planlı bir kombine tedavi gerçekleştirdik. Hastanın bedeninde besbelli bir güçsüzlük ve hafıza kaybı vardı. Ameliyat sonrası güçsüzlüğü azaldı. Konuşması düzeldi.” biçiminde konuştu.
“KENDİLİĞİNDEN GERİLEME DURUMU ÇOK AZ”
Damar yumağı tedavisinin epey şiddetli bir uygulama olduğunu söyleyen Prof. Dr. Albayrak, kelamlarını şöyle noktaladı:
“Hasta beklediğimizden daha süratli düzgünleşti. Bu hadiselerin multidisipliner tedavileri kıymetlidir. Damar yumağı bir tümör değildir. Birkaç farklı damar yumağı tipi vardır. Damar yumağı yıllar içinde gelişir. Kanama, sara krizine ve güçsüzlüğe neden olur. Damar yumaklarının resen gerileme durumu çok azdır. Muhakkak bir büyüklüğe ulaşıyor ve çoğunlukla kanama riski ortaya çıkarır. Tedavi edilmediği vakit kanama riski devam eder. Vefata neden olabilecek beyin kanamasıyla da karşı karşıya kalınabilir.”
