İngiltere Kraliçesi 2’nci Elizabeth’in vefatı üzerine ilan edilen 10 günlük ulusal yas devam ediyor. Birçok İngiliz, Kraliçe’nin hayatını …
İngiltere Kraliçesi 2’nci Elizabeth’in vefatı üzerine ilan edilen 10 günlük ulusal yas devam ediyor.
Birçok İngiliz, Kraliçe’nin hayatını kaybetmesi nedeniyle gözyaşlarına boğulurken, durum bir devir İngiltere kolonisi altında kalan ülkelerin kimilerinde hiç de o denli değil.
Bir devir İngiliz sömürgesi olan ülkelerin tavrı
Söz konusu ülkelerde, mevt haberinin akabinde öfke de dahil olmak üzere karmaşık hisler hakim.
On yıllar evvel genç birisi olarak Elizabeth, babasının mevtini ve kraliçe olarak yeni rolünü Kenya’da öğrendi.
“Dedelerimiz baskı gördü, ben yas tutamam”
Bu ülkede yaşayan avukat Alice Mugo, “Dedelerimizin birçok baskı gördü.” dedi. İngiltere’deki ve öteki birtakım ülkelerdeki yasa işaret eden Mugo, “Ben yas tutamam.” diye konuştu.
Bloomberg’ün aktardığına nazaran, 100 binden fazla Kenyalı ağır şartlar altında kamplarda toplanırken, Mugo’nun büyükannesi üzere başkaları ise bir yerden bir yere gitmek için İngilizlerden müsaade istemek zorunda kaldı.
“O zenginlik İngiltere’ye ait”
Jamaika Ulusal Tazminat Kurulu üyesi Bert Samuels, “Bu milletler topluluğu, o zenginlik İngiltere’ye ilişkin. Bu zenginlik asla paylaşılmayan bir şey.” tabirlerini kullandı.
Kamerun, Hindistan, Solomon Adaları, Nijerya, Hong Kong, Malta, Sri Lanka, Fiji, Jamaika üzere yerler, bir devir İngiltere kolonisinde bulunuyordu.
“Bugünün dünyasında hükümdarlara ve kraliçelere yer yok”
Başbakan Narendra Modi yönetimindeki Hindistan, sömürge periyodundan kalma isimleri ve sembolleri kaldırmak için çalışmalara devam ediyor.
Yeni Delhi’de 57 yaşındaki girişimci Dhiren Singh, “Bugünün dünyasında hükümdarlara ve kraliçelere yerimiz olduğunu düşünmüyorum.” diye konuştu.
“Tüm acılar için Kraliçe’yi suçlayamayız”
Kenya’nın başşehri Nairobi’de yaşayan Max Kahindi ise tam zıddını düşünüyor. Kahindi, “O periyotta yaşadığımız tüm acılar için Kraliçe’yi suçlayamayız.” formundaki görüşünü paylaştı.
Uganda’da siyasi analist Timothy Kalyegira, kimi Afrika ülkelerinde sömürge tecrübesinden İngiliz Milletler Topluluğu’na kadar kalıcı bir “manevi bağ” olduğunu söylerken, “Bu bir acı ve nostalji anı.” dedi.
Jamaika’dan karmaşık mesajlar
Karayipler’de de karışık görüşler ortaya çıktı. Jamaika’daki Batı Hint Adaları Üniversitesi’nde öğretim vazifelisi olan Maziki Thame, “Çelişkili bir bilince sahip oluyorsunuz.” dedi.
Thame, Kraliyet Ailesi’nin genç üyelerinin sömürgeciliğin tesirlerine karşı daha fazla hassaslığa sahip olduğunu belirterek, ziyareti sırasında Prens William’ın kölelik için “derin üzüntüsünü” lisana getirdiğini anlattı.
“Kölelik için özür dilemeliydi”
Aktivist Nadeen Spence, Kraliçe Elizabeth’in yaşlı Jamaikalılar ortasında takdir edilmesinin şaşırtan olmadığını, zira kelam konusu ismin “kendilerine her vakit göz kulak olan hayırsever Kraliçe” olarak takdim edildiğini söyledi.
Spence, “Kraliçe’nin vefatıyla ilgili not ettiğim tek şey, kölelik için asla özür dilemediğiydi. Özür dilemeliydi.” diye ekledi.
