Her biri 350 kilo, 120 buz blok kullandı! 15 Temmuz’u buza işliyorlar

1 yıl içinde 2 karma ve 2 de şahsî standın açıldığı ve binlerce sanatseverin gezdiği Atabuz Müzesi’nde şimdiler de 3’üncü karma buz heykel standı olan ’15 Temmuz Çocuk ve Oyun’ isimli standına hazırlanıyor.

Atatürk Üniversitesi Heykel Kısım Lideri Prof. Dr. Mustafa Bulat, “15 Temmuz’u ikinci defa buza Yontuyoruz. Bu yılki temamız 15 Temmuz Çocuk ve Oyun.

18 kişilik grupla 120 bloktan oluşan toplam yirmiden fazla buz heykel çalışması yapıyoruz. Çalışmalar ortasında çocuklarımızla birlikte çok sevdiğimiz bayrak, Mustafa Kemal Atatürk’ün portresi ile tren, gemi, kaydırak ve çeşitli hayvan figürleri yer almaktadır.

Atabuz Müzesi’nin teras katında 15 Temmuz’un yıkıcı tesirine göndermede bulunan bir alan düzenlenmesi yer almaktadır. Çalışmalarımıza 21 Haziran’da buzların üretimi ile başladık. Buzu kalıcı bir sanat yapıtına çevirmek için her biri 350 kilo ağrılığında 120 buz blok kullandık.

15 Temmuz günü saat 14.00’te açacağımız stant yıl sonuna kadar açık kalacak. Ben ve arkadaşlarım günde yaklaşık 12 saat çalışıyoruz. Dışarısı 30 dereceyken burası gece ve gündüz eksi 5 derece olmaktadır. Burada ürettiğimiz şeffaf 1 metreye 50 santim 50 santimetre ölçülerindeki buzları, makinelerde keserek testerelerle biçimleyerek sanatkarlarımızın projelerine nazaran yapıtlar üretilmiştir.

Buz kütleleri üst üste yapıştırılırken ütü kullanılmış ve büyük bloklar oluşturulmuştur. Bunlar daha sonra testere ve aletler yardımıyla yontulmaktadır. Buz imalinde kullanılan su arıtılmış ve özeldir. Açtığımız tüm stantlar halkımızdan büyük beğeni topladı” diye konuştu.

‘ÇOCUKLARIN HAYALLERİNİ ÇALMAK İSTEDİLER’

Atatürk Üniversitesi Hoş Sanatlar Fakültesi Heykel Kısmı’nda öğretim üyesi Doç. Dr. Başkan Yağmur ise bu yılki konseptin ’15 Temmuz, çocuk ve oyun’ olduğunu belirterek, “15 Temmuz’da çocukların hayalleri yıkılmak istendi. Geleceğimiz olan çocuklarımızın oyunla olan memnunlukları ellerinden alınmak istendi, biz de bu kanıdan yola çıkarak biraz daha çocuklarımıza yönelik eğlenceli ve niyetli bir konsept oluşturmak istedik. Bunun için standımızın ismine ‘çocuk ve oyun’ dedik. Bu oyun içerisinde hayvan figürleri olduğu üzere çocukların hoşlandığı, güzellerine gittiği eğlenceli olarak bildikleri hayvan figürleriyle bir arada yeniden onların oyun konseptlerinden oyun düzeneklerinden oluşan figürler seçtik. Bu stant ile çocukların Atabuz Müzesi yerinde keyifli olmalarını hedefledik. Memnunlukla burayı anmalarını ve bu devletin bu milletin çocuklarına her vakit memnunluk vermek istediklerini, geleceğini memnunlukla örmek istediklerini bu standın temeline koyduk” diye konuştu.

‘ÇALIŞMALARINI KIŞLIK KIYAFETLERİ İLE YAPIYORLAR’

Müzenin Türkiye’de birinci olma özelliğine sahip olduğunu belirten Hoş Sanatlar Fakültesi Heykel Kısmı doktora öğrencisi Esra Taşar da “Tüm karma stantlarda misyon aldım. Bu sene üçünsünüz düzenliyoruz. Çalışma kurallarımız sıkıntı fakat mesleğimizi sevdiğimiz için insanlara bir şeyler anlatmak ve onlara buzu ve heykel sanatını sevdirmek istiyoruz. Burası Türkiye’de bir birinci. Bu türlü bir imkana sahip olduğumuz için çok şanslıyız. Ekipmanımız her şeyimiz var, hiç sorun yaşamıyoruz. Çalışmalara başlamadan evvel hazırlıklarımızı yapıyoruz. Zira içerisi buz üzere. Kışlık kıyafetlerimizi giyinip işe başlıyoruz. Yürürken bile çok dikkat ediyoruz zira bastığımız yerler buz. Çalışma bittikten sonra kıyafetleri çıkarınca üzerimizden ağır bir yük kalkıyor” dedi.