Dijital dünyanın en büyük sorunlarından birisi siber güvenlik olarak son yıllarda öne çıkmaya başladı. Kötü amaçlı yazılımlar ve hacker …
Dijital dünyanın en büyük sorunlarından birisi siber güvenlik olarak son yıllarda öne çıkmaya başladı. Kötü amaçlı yazılımlar ve hacker saldırıları gibi bazı istenmeyen durumlar, bulut bilişim sistemlerinden bilgisayarlara, mobil cihazlardan sunuculara her şeyi risk altında bırakabiliyor. Tüm bu teknoloji ve sistemleri daha güvenli hale getirmek için pek çok çalışma yürütülüyor.
Michigan Üniversitesi araştırmacıları bu konu hakkında önemli bir gelişme kaydederek Morpheus isimli çipi geliştirdi. Morpheus, en basit haliyle, anahtar kodları sistem çalışır durumdayken sürekli olarak rastgele değiştirmek için bir ‘şifreleme ve dağıtma’ yöntemi kullanıyor. Böylece hackerların sistemdeki açıkları bulmaları, bulsalar bile kullanarak saldırı gerçekleştirmeleri neredeyse imkansız hale geliyor.
90 GÜNDE 500 SİBER SALDIRIYI ATLATTI
2019 yılından beri geliştirilmekte olan ve o günden bu yana epey yol alan Morpheus, test amaçlı olarak siber güvenlik uzmanları tarafından üç ay boyunca 500’den fazla saldırıya maruz kaldı. Bu saldırıların her birini sistemi korumayı başararak atlatan Morpheus, bu başarısıyla neredeyse hacklenemez olduğunu da kanıtlamış oldu. Tabii ki henüz bu kesin bir sonuç değil ancak Morpheus’u geliştiren ekip onu hacklemenin ‘her göz açıp kapadığınızda değişen bir rubik küpü çözmeye çalışmak gibi’ olduğunu ifade ediyor.
Morpheus’u geliştiren ekibin lideri olan Michigan Üniversitesi’nden Todd Austin, Morpheus’un bilgisayarları çözülemez bir bulmaca haline getirdiğini söylüyor. Aynı zamanda Morpheus’un daha güvenli sistemler için oldukça kritik olduğunu ifade eden Austin, konuyla ilgili açıklamasında “Geliştiriciler sürekli olarak kod yazıyorlar ve yeni kodlar olduğu sürece, yeni hatalar ve güvenlik açıkları da olacaktır. Morpheus ile, bir hacker bir hata bulsa bile, onu kullanmak için gereken bilgiler milisaniyeler içinde kaybolur. Bu belki de geleceğe dönük güvenli sistemlere en yakın olan şey” diyerek durumu özetliyor.
