Hakemler hataları ile ilgili dert yanınca, genellikle avantajlı tarafın verdiği cevaptır. Evet dün Beşiktaş gol attı ve sayılmadı! Bu konuya birazdan gireceğim. Ama önce Beşiktaş’ın açık ara kazanabileceği bu maçta neden skor üretemediğine bir göz …
Hakemler hataları ile ilgili dert yanınca, genellikle avantajlı tarafın verdiği cevaptır.
Evet dün Beşiktaş gol attı ve sayılmadı!
Bu konuya birazdan gireceğim. Ama önce Beşiktaş’ın açık ara kazanabileceği bu maçta neden skor üretemediğine bir göz atalım:
Son 10 günde 4 maç oynamış olması elbette bir handikap, takım yorgun.
Ama esas sorun, yeni transferlerin takıma geç katılmış olması. Bu yeni oyuncuların hiçbiri takımla birlikte kampa katılmadılar. Hem fizik kondisyon kazanmaları hem de takıma adapte olmaları uzun bir süre alacaktır. Bu da Şenol Hocaya rotasyon sıkıntısı yaratıyor.
Şenol Hocanın bir başka sıkıntısı ise Türk oyuncu eksikliği; ilk on birde oynayacak Türk oyuncu sayısı kısıtlı. Bu yüzden, oynadığı sürece Halil’e adım attırmayan Rosier’i oyundan almak zorunda kaldı. Amir bu takımın defansı toparlayan sigortası, onu bile mecburen oyundan çıkarttı.
Buraya kadar yazdığım sorunların baş sorumlusu, ‘fırsat ürünü’ peşinde koşan ve transferde geç kalan Beşiktaş yönetimidir.
Gelelim maç ile ilgili yorumlara:
Beşiktaş’ın en büyük eksikliklerinden biri, oyun kurucu futbolcusunun olmaması. Topu kanatlardan rakip ceza sahasına götürmeye çalışmak her zaman istenilen sonucu vermiyor. Son maçlarda bu görevi hep Masuaku üstlenmişti. Dün o da formsuzdu.
İlk yarıda yakalanan üç gol pozisyonu dışında Beşiktaş, rakip ceza sahasında varlık gösteremedi. Rakibe çalım atan, adam eksilten, topu rakip ceza sahasına götürmeye çalışan tek oyuncu Gedson’du.
Abubakar durarak oynamasına rağmen fırsat bulduğunda golünü atıyor. Şu an takımın tek santraforu o. Muleka, kağıt üstünde santrafor olsa bile o mevkiyi hiçbir zaman dolduramaz. Peki Abubakar sakatlanırsa bu takımın hali ne olur? Düşünmek bile istemiyorum.
***
Beşiktaş son maçlarda iyi oynayamıyor; bu gerçek. Ama kötü oynarken kazanılan maçlar çok değerlidir. Dün Beşiktaş’ın iki puanı maçın hakemi ve VAR tarafından elinden alındı.
Beşiktaş’ın attığı ikinci gol, topun dışardan geldiği gerekçesi ile sayılmadı. VAR’daki hakemler en net gol pozisyonlarında bile ofsayt çizgisi çizip, yayınlıyorlar. Böyle bir pozisyonda mutlaka detaylı inceleme yapmaları gerekirdi. Orta hakem ile VAR arasındaki diyalog 20 saniyeyi geçmedi. Bu süre içerisinde hangi teknoloji ile topun dışardan çevrildiğini tespit ettiler?
İnternette dolaşan onlarca görüntü topun dışarı çıkmadığını gösteriyor. VAR Beşiktaş camiasını ikna edecek teknolojik inceleme sonuçlarını yayınlamadığı sürece hem kendini hem de MHK’yı şaibe altına sokacaktır. Zaten geçen sezonlardan gelen bir güvensizlik var, bu güvensizlik devam edecektir.
***
Yayıncı kuruluşun Beşiktaş düşmanlığı da devam ediyor.
Penaltı pozisyonunu 20 değişik açıdan gösteren kuruluş, sayılamayan goldeki korner atışını bir kere, o da 2 saniye gösterip, normal yayına döndü.
Ayıbı bununla da bitmedi. Maç sonunda Şenol Hocaya hakemle ilgili soru soruyorlar ve Şenol Hoca, “Hakem gol görmüşse gol verir, değilse aut verir” diyor.
Yayıncı kuruluşun yorumcularından biri, bu sözleri çarpıtarak, Şenol Güneş’in hakemi suçlayarak kaçan puanlara bahane aradığını ima ediyor.
Ayıptır yahu! Yazıklar olsun…
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio’nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio
