Fenerbahçe tribün liderinin öldürülmesi davası: ‘Ben seni zaten gördüğüm yerde öldüreceğim’

Bakırköy 18. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuklu sanıklar İbrahim Gümüştekin, Samet Diler, İsmail Dalkıran, Cemil Tavus ve Tolgahan Çeken getirildi. Duruşmaya diğer kabahatten da tutuklu bulunan sanık Ümit Saral Ses ve Manzaralı Bilişim Sistemi’yle (SEGBİS) bağlandı. 

Ayrıca duruşmada tutuksuz sanıklar Ali Can Doğan, Serkan Kızılgül, Yunus Emre Doğan ve Zülfikar Can Işıklı ile taraf avukatları da yer aldı. 

Savunma yapan sanıklar, üzerlerine atılı suçlamaları reddederek cinayet olayıyla ilgili alakaları olmadığını öne sürdü. 

‘Tribünde gözü vardı’

Duruşmada yer alan Mehmet Altunkaynak’ın kardeşi Hakan Altunkaynak ise yaklaşık 20 yıldır ‘Dede İsmail’ lakabıyla bilinen İsmail Dalkıran ile ortalarında hasımlık olduğunu öne sürerek, “Babam vefat ettiğinde Dede İsmail hariç herkes taziyeye geldi. Dede İsmail bu olayı finanse etti, Samet Güler de bu işi yaptı. Bu adamın tribünde gözü vardı” dedi. Ayrıyeten müşteki Altunkaynak “İbrahim Gümüştekin’in bu olaydan sorumlu olduğuna inanmıyorum” diye konuştu.

‘Annemin üzerine yemin ederim’

Tutuklu sanık İsmail Dalkıran da 2016 yılı dışında 20 yıldır maça gitmediğini tez ederek “Müşteki bu olayları yaptırdığımı benim düşmanlarımdan duymuştur. Annem öldü benim, annemin üzerine yemin ederim benim bu olayla alakam yoktur. 8 aydır çok çektim” biçiminde beyanda bulundu.  

‘Gördüğüm yerde öldüreceğim’

Duruşma salonunda sık sık kelamlı tartışma yaşanırken, duruşmaya SEGBİS ile bağlanan ve öbür hatadan da tutuklu bulunan sanık Ümit Saral, İsmail Dalkıran’a “Sen aslında benim hasmımsın, ben seni esasen gördüğüm yerde öldüreceğim. Bu da kayıtlara geçsin. Beni hasmımla hata ortağı yaptınız” dedi. 

1 sanık tahliye oldu

Cumhuriyet savcısı sanıklar İsmail Dalkıran, Samet Diler ve  Tolgahan Çeken’in tutukluluk halinin devamını talep ederken, sanık İbrahim Gümüştekin ve Ümit Saral’ın isimli denetim koşuluyla tahliye edilmesini istedi.

Orta kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanıklar Ümit Saral, İsmail Dalkıran, Samet Diler ve Tolgahan Çeken’in tutukluluk halinin devamına karar verdi. Sanık İbrahim Gümüştekin’in tahliyesine karar veren heyet, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi. 

İddianameden 

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan 78 sayfalık iddianamede 23 Aralık 2017’de Fenerbahçe tribün başkanı Mehmet Altunkaynak’ın Güngören’de silahlı taarruza uğrayarak hayatını kaybettiği anlatıldı. 

İddianamede maktulün öldürülmesinden bir mühlet evvel Genç Fenerbahçeliler (GFB) taraftar kümesinin başka amigolarından olan ‘Dede İsmail’ lakaplı İsmail Dalkıran ve İbrahim Gümüştekin ile bir Güngören’e kalabalık bir formda geldikleri ve ‘Dadaş Mehmet’ lakaplı Mehmet Altunkaynak’ı vefatından bir mühlet evvel maçlara stadyumlara gelmemesi ve tribün faaliyetlerinde bulunmaması için tehdit ettiklerine dair bilgiler edinildiği kaydedildi. 

Maktul Altunkaynak’ın GFB tribün önderi Sefa Kalya ile ortasının çok âlâ olduğu belirtilen iddianamede Kalya’nın vefatından sonra GFP Tribün önderinin yerine geçecek kişi olarak Mehmet Altunkaynak’ın gösterildiği tabir edildi. İddianamede maktul Altunkaynak ile İsmail Gümüştekin ve İsmail Dalkıran ortasında çekişmenin olduğunun anlaşıldığı belirtildi. Ayrıyeten iddianamede tribün önderlerinin büyük bir rant sağlaması için bu çekişmenin en büyük sebebi olarak görüldüğü vurgulandı. 

İddianamede “Polis tarafından yapılan saha çalışmalarında tribün başkanlarına parasız bilet verildiği, bu biletlerin bir kısmının tribün başkanları tarafından kullanıldığı, geri kalan kısmının ise karaborsada satıldığı ve bu vesileyle de büyük bir gelir sağlandığı istikametinde bilgiler elde edilmiştir” denildi. 

İsmail Dalkıran ve İbrahim Gümüştekin’in maktul Altunkaynak’ın semtine silahlı kalabalık bir kümeyle gelerek Altunkaynak’ı tribünlere bir daha gelmemesi tarafında tehdit ettikleri anlatılan iddianamede, sanık Dalkıran’ın Sarallar olarak bilinen kabahat örgütü başkanını kışkırtarak Altunkaynak’ı öldürmeleri için azmettirdiği belirtildi. 

İddianamede Ümit Saral ve  Tolgahan Çeken’in  “Tasarlayarak öldürme” cürmünden farklı ayrı ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezasıyla cezalandırılması istenirken, birebir sanıkların “Silahlı örgüt kurma” ve “Ruhsatsız silah taşıma ve bulundurma” cürmünden da toplamda farklı ayrı 3’er yıl 6 aydan 12’şer yıla kadar cezalandırılması talep edildi. 

Sanık Samet Diler’in ise “Tasarlayarak öldürme” kabahatinden ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezasıyla cezalandırılması istenirken, “Silahlı örgüte üye olma” ve “Ruhsatsız silah taşıma yahut bulundurma” hatalarından toplamda 2 yıl 3 aydan 7 yıl 6 aya kadar mahpus cezasıyla cezalandırılması istendi. 

İddianamede İsmail Dalkıran ve İsmail Gümüştekin hakkında “Tasarlayarak öldürmeye azmettirme” kabahatinden başka farklı ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezasıyla cezalandırılması talep edilirken, “Örgüte üye olmamakla birlikte örgüte yardım etme” ve “Ruhsatsız silah taşıma yahut bulundurma” kabahatlerinden da başka ayrı 2’şer yıl 3’er aydan 7’şer yıl 6’şar aya kadar mahpus cezasıyla cezalandırılması istendi. 

Sanıklar Cemil Tavus, Yunus Emre Doğan, Serkan Kızılgül, Ali Can Doğan, Zülfikar Can Işıklı, Doğukan Yikit, Yusuf Bakdur hakkında ise “Tasarlayarak öldürmeye yardım etme” kabahatinden farklı ayrı 15’er yıldan 20’şer yıla kadar mahpus cezasıyla cezalandırılması istendi. Ayrıyeten tıpkı sanıkların “Silahlı örgüte üye olma” hatasından farklı ayrı 1’er yıl 3’er aydan 4’er yıl 6’şar aya kadar mahpus cezasıyla cezalandırılması talep edildi.