Dünya Kupası’nın En Golcü İsmi Miroslav Klose’nin Futbol Gündemi Hakkındaki Tespitleri Geçmişe Özlemi Artırdı

2004 yılında 1.FC K’lautern’den Werder Bremen’e 5 milyon euro bedelle transfer olan Klose, yeşil-beyazlı formayla çıktığı 132 maçta 63 gol 47 asistle dikkatleri üzerine çekmişti.

Golcü futbolcunun bu başarısı, kendisini Bayern Münih’in radarına sokmuştu. Alman dev, 2007’de Bremen’e 15 milyon euro bonservis ödeyerek yeni forvetini bulmuştu.

Kırmızı-beyazlı takımda yıldız isimler kadar forma şansı bulamasa da Klose, 150 maça 53 gol 27 asist sığdırmayı başarmıştı.

Yıldız golcü, 2011’de bedelsiz olarak Münih’ten ayrılmış ve İtalya Seri A ekibi Lazio’nun yolunu tutmuştu.

İtalya temsilcisinde beş sezon top koşturan forvet, 169 maçta 61 gol, 32 asistlik performans sergilemiş ve 2016 yılında yeşil sahalara veda etmişti.

Peki, 16 golle Dünya Kupası’nın en golcü futbolcuları listesinde ilk sırada yer alan Klose, futbolu neden bıraktı?

Tecrübeli forvet, işte bu radikal kararını şöyle açıklıyor 👇

‘Futbol oynamayı bıraktım çünkü artık futbolu tanıyamıyordum. Çocukken sadece antrenman yapmayı ve her zaman sevdiğim bu sporda biri olmayı düşünüyordum, bugün genç oyuncular çok başka şeyler düşünüyor.

Lazio ve milli takımda her antrenmandan sonra sakatlanma olasılığını azaltmak için buz dolu bir küvete girerdim. Takımdaki genç oyuncular ise bunu düzenli olarak reddetti. Antrenman bittiğinde çöp torbalarını alıp çöpe attığımı gördüklerinde bana ‘Bunu kim yap diyor?’ dediler. O an kendi kendime ’20 yaşındasın ve 60 yaşındaki işçiye yardım edemiyor musun?’ dedim.

Kramponların çoraplarıyla uyumlu olup olmadığına daha çok önem veriyorlar. Futbol diyince akıllarına ilk önce arabalar, sponsorlarla yapılan sözleşmeler ve yeni kramponlar geliyor. En çok önem verdikleri şey imaj. Oysa benim için önemli olan tek şey futbolun en saf haliydi.’

Klose’nin bu sözleri, sosyal medyada büyük destek gördü 👇