Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay: Azerbaycan’dan asker talebi gelirse Türkiye tereddüt etmez

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, CNN Türk’te katıldığı canlı yayında Dağlık Karabağ kriziyle ilgili soruları da yanıtladı.

Sunucu Ahmet Hakan’ın Azerbaycan’ın asker talep etmesi durumunda Türkiye’nin bu talebi karşılayıp karşılamayacağı sorusuna şu karşılığı verdi:

“Türkiye ile Azerbaycan ortasında zati askeri işbirliği mutabakatı vardır. Muhtaçlık olur ve Azerbaycan’ın bu türlü bir daveti olursa zati bunu açıktan yapar Türkiye. Bununla ilgili net kararımızı da aslında cumhurbaşkanımız net bir halde birinci günden tabir etmiştir. Dolaylı yollara gitmesine gerek yok Türkiye’nin, buna gereksinimi da yok. Azerbaycan’ın da buna gereksinimi yok.”

Dağlık Karabağ’da 27 Eylül’den bu yana Ermenistan ve Azerbaycan ortasında çatışmalar sürüyor.

Memleketler arası hukuka nazaran Dağlık Karabağ, Ermenistan işgali altındaki Azerbaycan toprağı olarak kabul ediliyor.

Azerbaycan, çatışmalarda kimi köyleri denetim altına aldığını açıkladı.

Ankara’dan, Azerbaycan’a dayanak açıklamaları geliyor.

BBC Türkçe’nin haberine nazaran, Oktay’ın kelamını ettiği askeri işbirliği muahedesi ise, 2010 yılında imzalandı. Akabinde Türkiye’den Azerbaycan’a silah ve askeri teçhizat ihracatı, teknoloji transferi kapasitesi artırıldı.

İki ülke orduları, her yıl nizamlı ortak tatbikatlar da düzenledi.

Bu kapsamda silahlı kuvvetlerin yakın işbirliği geliştirmesi için atılacak adımlara da yer veriliyor:

Tarafların savunma muhtaçlıkları ve güvenliği için savunma gayeli eserlerin ve maddi-teknik araçların sağlanması,

• Savunma maksatlı eserlerin tasarlanması ve üretimi,
• Savunma emelli hizmetlerin sağlanması,
• Ortak askeri tatbikatların ve savunma hazırlığı ile ilgili faaliyetlerin gerçekleştirilmesi,
• Silahlı kuvvetler için uzmanların yetiştirilmesi,
• Silahlı kuvvetlerin lojistik takviyesinin sağlanması.

16 Ağustos 2010’da, Bakü’de iki ülke ortasında imzalanan “Stratejik Paydaşlık ve Karşılıklı Yardım Anlaşması”nda iki ülkeden rastgele birinin toprak bütünlüğünün korunması gerektiği hallerde işbirliği yapılacağı yazıyor:

“Taraflardan biri, bir üçüncü ülke yahut bir küme ülke tarafından silahlı hücum yahut askeri tecavüze maruz kaldığında, Taraflar, BM Kaidesinin 51. unsurunun tanıdığı kişisel yahut ortak yasal savunma hakkının hayata geçirilmesi için askeri imkan ve kabiliyetlerinin kullanılması da dahil mevcut imkanları çerçevesinde gerekli bütün tedbirlerin alınması emeliyle birbirine karşılıklı yardımda bulunmak konusunda mutabık kalmışlardır. Bu yardımın biçimi ve kapsamı taraflarca ivedilikle belirlenecektir.”