Bahçeli: ‘Bu Topraklar Dualı; Ne Aç Kalırız Ne de Açıkta Yaşarız’

‘Dünya ekonomik yaptırım kararlarıyla oyalanmıştır. Putin’in tarihe yalancı şahitlik yaptırarak işgali haklı çıkarmaya çalışması çelişki içinde bocaladığının göstergesidir.’ diyen Bahçeli, şöyle devam etti:

‘Ayrılıkçı Donbass’ın Rusya’nın kesiminin olduğunu söylemesi yanlıştır. Tarihin şahitliğine müracaat edersek Türk milletinin konuşmaya, tarih hatırlatmasının hiçbir devletin ne yüzü ne de cüreti yetecektir. Tarihi gerçekler konuşmaya bir kere başlarsa Türk milletinin okunan fermanını duymayan, dize gelmeyen kalmayacaktır. Pahalı arkadaşlarım Donbass’ı Ukrayna’dan koparma atağı bölücülüktür. Putin’in Donestk ve Luhansk’ı tanıma kararının akabinde ayrılıkçı bölgeye asker sevk ettiği malumunuzdur. Rusya, Ukrayna’nın NATO’ya alınmaması konusunda yazılı teminat talep etmiş ama alamamıştır. Esasen Ukrayna ortada kalmış, güç blokları çemberinde sıkışmış, tabir yerinde filler tepinirken çimenler ezilmiştir.’

Bahçeli ABD ve Batılı ülkelere de reaksiyon gösterdi:

‘Dün kanlı gündemin üst sıralarında Bosna, Bağdat, Kabil, Şam vardı, bugün Kiev girmiştir. Putin’in muhataplarıyla zıt düşmesinden ötürü Ukrayna işgaline mecbur kaldıklarını söylemesi çok yenidir. Ukrayna madem NATO üyesi yapılmayacaktı bunda yıldır ABD tarafından boş vaatlerle avutulmuştur. Bu kapsamda Ukrayna’yı ateş çukuruna çeken bir yanda Rusya iken başka yanda Batılı ülkeler değil midir? ABD ile AB ülkeleri global sahnenin ön tarafında yaptırım kararları açıklarken art planda müzakere tabanı aradıklarını kimse inkar edemeyecek, bize de yutturamayacaktır.’

Muhalefeti eleştiren Bahçeli, şunları kaydetti:

‘Tehdit nereden geliyorsa S-400’ün tarafı oraya dönecektir. Tasa etme sayın Kılıçdaroğlu, üzerinde yaşadığımız topraklar dualıdır, bereketlidir. Ne aç kalırız, ne de açıkta yaşarız. Zillet ittifakı kâfi ki gölge etmesin, Allah’ın müsaadesiyle karanlıkları fayda da çıkarız. Türkiye hür ve bağımsız bir ülkedir, Kılıçdaroğlu hala bu gerçeğin farkında değildir. Ön sıralarda CHP olmak üzere Montrö’yü kasıtlı olarak yanlış yorumlayanlar, Türkiye’nin elini zayıflatmak isteyen çevreler olarak dikkat çekmiştir.

Montrö Boğazlar Mukavelesi’nin 19. hususunun 1. fıkrasında Türkiye’nin savaşsız olduğu durumlarda gemilerin Karadeniz’e çıkabilecekleri tespit edilmiştir. Montrö Kontratı konusunda Türkiye’nin tavrı sağlam ve berraktır. Global ve bölgesel gelişmelerin kurşun üzere ağır olduğu bugünkü ortamda Zillet ittifakının çarpık tenkitleri sorumlu muhalefet anlayışıyla da çelişmektedir. Bu yakışıksız muhalefet zihniyeti, iktidarı düşürmek ismine vatanı düşürmeye çoktan hazır olduğunu her keresinde göstermiştir. ‘